9
Yorum
1
Beğeni
5,0
Puan
2330
Okunma

SİVAS YOLLARINDA
Sivas yollarında geceleri
Katar katar kağnılar gider
Tekerleri meşeden.
Ağız dil vermeyen köylüler
Odun mu, tuz mu, hasta mı götürürler?
Ağır ağır kağnılar gider
Sivas yollarında geceleri.
Cahit Külebi
Katar katar kağnılar giderdi yollarında,
Ahali gurbet elde bu şehir yalnız kalmış,
Ne bülbül var ne de gül kurumuş dallarında,
Kimsesiz sokakları sessiz hayale dalmış.
Etkisi yok rüzgarın keskin değil ayazı,
Karşıda kârlı dağın korkunç heybeti duran,
Unutulmuş yaylalar boş geçirir her yazı,
Öyle bir sükut ki bu canı canından vuran.
Hüzündeki pınarın yavaşlamış akışı,
Sanki o da ortama böyle ayak uydurmuş,
Solmuş minarelerde Selçuklu´nun nakışı,
Kim bu şehrin katili, tarihe kim kıydırmış?
Tarihin ev sahibi o güzel şehir nerde?
Gelin gibi süslenmiş faytonlar nere gitmiş,
Betondan bina dolmuş gördüğümüz her yerde,
Çifte minare yasta, medrese isyan etmiş.
Ey Timur´un öfkesi, Beyazıt´ın sevdası,
Kolay kolay yıkılma diren sen sultan şehir,
Susmasın üzerinde ezanların sedası,
Belki kalkar yeniden üstüne çöken kahır.
Kadı Burhaneddin´in emaneti bizlere,
Korumak gerek O´nun tarih saklı özünü.
Hala rastlamak güzel Selcuklu´dan izlere,
Silkinip temizlese beton kaplı yüzünü.
Farkı yok ki şehrimden pare pare köylerin,
Onların içini de acı, keder bürürmüs,
Artık adı anılmaz devran sürmüş beylerin,
Hepsi de birer birer uzaklara yürümüş.
Bu şehrin gözyaşıdır al akan Kızılırmak,
O da sessiz ve durgun gidiyor gurbet ele,
Pir Sultanın sözünde ne güzel seni sarmak,
Kurban olsam Veysel´in sazında çalan tele.
Kaç aşkı konuk etti bilmem bu il bağrında,
Yıllar var ki dillerde destan diye söylenen,
Çok gönüller kırıldı bir güzelin uğrunda,
Bazen yere düşüldü, bazen gurbet boylanan.
Yolları var dağlardan kıvrım kıvrım geçilen,
Boş olsa da şimdilik gün gelir geçen olur,
Bu şehrin yeri kalpte O değil ki göçülen,
Bir sevdadır Sivas´ım uğruna binler ölür.
Üzülmesin sultan kent gidenler geri gelir.
Hasan Ilter
5.0
100% (8)