17
Yorum
4
Beğeni
0,0
Puan
2692
Okunma

Tekli kıta pek yazmam bunun sebebi başka
Her satır on bir hece dokuz mısra bir kıta
Hangi gün sıra gelse emsâli yok o aşka
Doksan dokuz remziyle dilde diner inkitâ
Aylardan mayıstı bir gece vakti
Yaz dedi kalemim çığlık serâbın
Seni senden çalar riyânın nakdi
Eşi olamazsın devr-i harâbın
İçinde hasretin paslı vidası
Gözünde mazinin buruk edâsı
Elbet tek bırakmaz kulu Hüda’sı
_____Yaz dedi kalemim çığlık serâbın
_____Eşi olamazsın devr-i harâbın
Yazarken kalemim zorladı vehim
Gece küçülerek cebime girdi
Paslı hatıralar kalbimde lehim
Aldı beni benden boşluğa verdi
Deli gömleğiydi hicran sızısı
Damarları gerdi alın yazısı
Gökyüzü ümidin sütlü kuzusu
_____Gece küçülerek cebime girdi
_____Aldı beni benden boşluğa verdi
Bir gece inledi bir ben inledim
Semanın bakarken hicâbı vardı
Ay’ın sükutunda aşkı dinledim
Sessizce ruhuma hitâbı vardı
Sarsıldı meçhulün sırça binası
Düştü kelimenin süslü cinası
İçim kanıyordu daha fenası
_____Semanın bakarken hicâbı vardı
_____ Sessizce ruhuma hitâbı vardı
Gece perişandı gece yaralı
Bir bir kapıları açar gibiydi
Derdimin gölgesi ona vuralı
Başka renk yok diye naçâr gibiydi
“Gitme vakti” dedi “ artık sırası
Ateşi eritir değse burası
Ölmeden ölmekmiş nefes arası”
_____Bir bir kapıları açar gibiydi
_____Başka renk yok diye naçâr gibiydi
Yıldızlar geceye el çırpıyordu
“Gel” sesi rüzgârla yeri öperken
Sanki bir çiğdemde kalp çarpıyordu
“Gelemem” diyordum “henüz çok erken”
Gecenin elinde firkât selesi
Selede bizliğin nazlı çilesi
Bir duman, bir buğu hüzün hâlesi
_____ “Gel” sesi rüzgârla yeri öperken
_____ “Gelemem” diyordum “henüz çok erken”!
Gece çekip gitti sızladı döşüm
Giderken ruhunun bitâbı vardı
Tıpkı ben gibiydi vefâda eşim
Elinde mazinin kitâbı vardı
İncir ağacıydı dargın duruşu
Nefes yakıyordu soru soruşu
Ve son sorusuydu ölüm vuruşu
_____Giderken ruhunun bitâbı vardı
_____Elinde mazinin kitâbı vardı
Bir an dalga dalga bir hayâl aktı
Kâğıdın kaleme nikâbı vardı
Rüyalar yakamı çekti bıraktı
Kalbimin çıldırtan şitâbı vardı
Kayboldu gözümün o an karası
Rüyanın gerçekten çoktu darası
Baykuş sevincinin söndü çırası
_____Kâğıdın kaleme nikâbı vardı
_____Kalbimin çıldırtan şitâbı vardı
O hayâl Ukba’dan cana can gibi
Duruşu Zühre’den daha vakurdu
Paslı gözlerime imtihan gibi
Yaşlı gözleriyle baktı kavurdu
O başka iklimin huzur perisi
Ben; yalçın dağların yavuz çerisi
“Haydi koş” diyordu bana birisi
_____Duruşu Zühre’den daha vakurdu
_____Yaşlı gözleriyle baktı kavurdu
Âsûmân hâlimin seyrine daldı
Bağrının çileden nisâbı vardı
Yıldızlar ip attı yanına aldı
Feleğin benimle hesabı vardı
Belki Makberî’nin titrer nefesi
Dağlara çarparak dolanır sesi
Ardından şan kalır hüzün kafesi
_____Bağrının çileden nisâbı vardı
_____Feleğin benimle hesabı vardı
Makberî ……..21/05/2011……19:55….İst
_____________________________________________________________
şitâb:acele
nikâb: peçe
nisâb: pay