7
Yorum
1
Beğeni
5,0
Puan
1477
Okunma

Dudağı mı batırdın, aceb şarâb-ı lâle
Bir tâne tatlı bûsen, koydu beni ne hâle
Tuba ağacı gibi, dökülüyor saçların
Bir kuş yuvası gibi sıcaktır avuçların
Gözlerin âh gözlerin, âhû gibi melûldur
Ağladığında onlar, mâhî gibi meblûldur
Başım döndü meydanda, havadaki bûyundan
Sana hayran oldum yâr! Melek gibi hûyundan
Dilde âb-ı dehenin, arı şehde şebîhdir
Ona kıyâsen zülal, hakikaten kabîhdir
Soner ÇAĞATAY 23 Mayıs 2011 / Wuppertal / Almanya
Kelimeler:
Şarab-ı lâl (1): pembe
lâl (2): diLsiz
âhû: ceylan
melûl: üzgün
meblûl: ıslak
bû: koku
hûy: huy
şehd: bal
şebîh: benzer
kabîh: iğrenç, tiksindirici
zülal: tatlı su
âb-ı dehen: tükürük
5.0
100% (8)