3
Yorum
1
Beğeni
5,0
Puan
2035
Okunma

can suyum
cancağızım......................
küçük avuçlarıma mekan eden kırlangıçları saldım sabah ezanında
gece karası gözlerimi
Haydarpaşaya gelen mavi trenle düş ülkesine yolladım
cemâlini yüreğime çeviren mavi zemzem
bütün güzergâhlarım sana
Şehr-i İstanbul
upuzun bir menzil
durakta bir nefeslik olsa da seni soluyorum
buram buram
kalemimi ispat eden hüviyetimi
maviliğinde silmeye geliyorum can sızım
kırmızılığımı şah damarında darağacına asıp
Marmara’nın maviliğinde vaftizleniyor bedenim
avuçlarında açan hüsnüyusuflar
vuslatı sırtlanmaya niyetlenmekte
bırak!
gözlerime gözlerine ebediyen çöreklensin
ben sen oldum
yelkovanın akrebin olmadığı kum saatinde
sen de ben oldun yavaş yavaş..
bütün yollar maviliğine
bütün yollar Marmara’nın durgun sebiline
yüreğimi ikiye ayırdım
bir yanım senli cümlelerimde
dualarıma katışında
diğer yanım maviliğinde guslenirken
tüm günahlardan arındım
vaftizledim kendimi kaygısızca
karların içinden doğup kuru topraktan fışkıran kardelen oluyorum yeri geldiğinde
avuçlarında demetlediğin sevda çicekleri
Marmara kokan yüreğin
gönlümde vuslat filizi
gözlerimde şehr-i İstanbul.
gümüş pulları Boğaz"a asan efsunlu gece
yakamoz eşlik edecek sevda türkülerine
siyah peçeli bulutlara
Eminönü sahili pansuman yapmayacak artık
kabuk bağlamış kanamalı yaralarıma
şehr-i İstanbul avuçlarında bir tutam özleme bulanık
hicranın koynunda çoğulan intiharın sessiz çığlığında gece
rimelleri akan efsanevi şehir
çorak cografyama düşsün berraklığın
ıslak kirpikleri yeni bir güne merhaba telaşında
vakit fecr
dudak kenarlarına örülmüş ağ özlemi yudumlamakta yâr
bırak can suyum
batsın deliverenler
çizilsin bedenim
kanasın
attığın her bir adımda
ölümlerden ölüm beğenirken
Yusuf ’un mezarı açıktı
Moda koyu
Florya sahıli
ve
bardaktan boşanırcasına yağan yağmur
sığınalım küçük bir tekneye
tenekedeki ateş ısıtsın soğuk ellerimizi
bırak cancağızım
şehr-i İstanbul örtsün üzerine kara peçesini
düşsün karanlık ıssız kaldırımlara
kapılar ardına kadar kapalı
ayaklarımın altında kum zerreleri
tenimde gonca güller
sen ki Şems’imsin
ölümsüz sevdaya aç iki âşık.....
şehr-i istanbul eteğini topla
üstüm başım yosun
gözlerim Marmara
diline ekleme devrik cümleleri
aşk sofrana çağır kırlangıçları
vuslata bürünen sevgili
açma yüregini ılık melteme
gözlerine iliştirme sümbül kokulu bulutları
yüreğin(m) helvaya duran koruk iken
ismaile boğazına sürülen keskin bıçakta zaman
gözlerin(m) şehr-i istanbul
sen ki Şems’imsin
ölümsüz sevdaya aç iki âşık.....
gordion
12/05/2011
5.0
100% (6)