8
Yorum
0
Beğeni
5,0
Puan
1814
Okunma
Deli gönül çekilecek kahrın yok
Acep ne olacak hallerin gönül
Gölgemin peşinden koşturup durdun
Siyaha karıştı alların gönül.
Doymadım ömrümün gençlik çağına
Dört mevsim kar yağdı senin dağına
Çiçekken sam yeli esti bağına
Meyveye durmuyor dalların gönül.
Garipsin Mevlâ’nın dünya köyünde
Şekersin eriyen zaman çayında
Bülbülü özlerken bahar ayında
Goncayken soluyor güllerin gönül.
Ben seni bağlama saz gibi gördüm
Dert ortağım bildim bağrıma sardım
Kimin gevşettim kimini gerdim
Hiç düzen tutmuyor tellerin gönül.
Yemin ederim ki kitaba dine
Derdimi çıkardın bir iken bine
Yokuş mokuş olsa razıyım yine
Çıkmaza varıyor yolların gönül.
Huzura uzaksın kedere yakın
Ne kadar ağırmış meğerse yükün
Ömürler bitiyor unutma sakın
Bir bir tükeniyor yılların gönül.
Benimle didişip kaş çatıyorsun
Düşmana gerek yok sen yetiyorsun
Hayalle gerçeği bir tutuyorsun
Bin bahar yeşermez çöllerin gönül.
Bunca yıldır yordun, hala yorarsın
Gördüğün her düşü hayra yorarsın
Dünyada huzur yok boşa ararsın
Gerçeğe uymuyor falların gönül…
İsmail GÜL
5.0
100% (6)