" İstanbul’un bana verdiği ab-ı hayatım
cancağızım
can sızım"





yâr"lara yâr eden bir serçeyi saldım bu gece
gece karası gözlerin Haydarpaşada
tüm mavi trenleri yolladım İstanbul"a
yüzümü sana çevirdiğim
yüreğimi
yüreğini koyduğum sevgili.
uzun bir yol olsa da vuslat
kana kana seni içiriyorum
sâki"msin
benliğimi
hüviyetimi sende kaybeden bir âşık"ım
kırmızılığımı soldurup
maviliğinde doğmaya niyetliyim .
yüreğim
vuslatı sırtlamışken
istanbul"a demirlenen bir gemiyim
Marmara"nın sularında.
rotamı baştan sona değiştirdim güzergâhlarımdan
ben sen oldum
sen de ben
vuslatın dönüşü sana sevgili
Marmarayı ikiye bölen Boğaz’ı
kendime aldım
diğeri sanadır senli cümlelerim sunuşlarında
alyuvar sıcaklığında gezinen yarım"ım.
vuslatı ikram edişinle kutsadım seni
bana ait olan varlığına sığınan bir dilenci değilim
ömrüm sende sonlansın tek duam
yüreğinden “ seni seviyorum “ cümlelerim akan âşık
tüm çicekler ellerinde yeşeriyor
yüreğinde demetleyen sevda çiçeğim
gögsü Marmara kokan sevgili
özlem tuzları çorak coğrafyanda bile hüsnüyusuflar yetiştirirken
avuçumda yüreğim
gözlerimde İstanbul
sana geliyorum can sızım
gümüş pullar bile maviliğinde solarken
yakacağım tüm hicran gemilerini
saracağım kabuk bağlamış yaralı bedenlerimizi

biliyorum sevgili
yokluğumda bile beni yaşayan cancağızım
bensiz bir gece bile yaşamayan can sızım
tekilliğe razı olmayıp çoğalan âşık"ım
susuz iklimlere düşen göz pınarlarımda
bile sen varken
gece karası gözlerinle bahara döndüren yüzüm

neden sesimizi
bir dakika önce duysak da
sonra özlem vuruyor İstanbul kıyılarına
birbirimizi düşünmeden
akrep ve yelkovan kovalamacası başlarken
baktığım her köşe bucak da biz oluyoruz
Şems"ten sıcak yüreğini açan can sızım
kapılarını ardına kadar arala emi
arkamda kum zambakları
göğsüne koyacağım gonca güllerimi
kapının dibinde kara hicran
paspasın altında geçmiş yıllar

bak şehrime dün nisan yağmuru
azizliğini vakfetti
üşüdü tenim.
ıslantı mintan"ım
senli cümlelerim ism-i nazımla üşüyen dudaklarım
kırmızı yüreğimi maviliğinle serpiştir cancağzım
mühürlenen yüreğini ver sol yanıma
kapa dudaklarını dudaklarıma.
üstün başı Emirgan laleri kokarken
şehr-i İstanbul sen koksun can sızım
İsa sabrı ile bekleyen aşk er"im
devrilsin hicran hiçliğe
elleri soğuk
avuçları ölüm kokan hicranı defet İstanbuldan can sızım



sen
bir avuç aşk meleğinin iç ceplerinde unutulan âşık
ben
düş anbarında bir dirhem gül"üm
ve
hayatın kısır döngüsü
bize de uğrayacak can sızım
cancağızım


gordion
22/04/2011