10
Yorum
10
Beğeni
0,0
Puan
2291
Okunma

Gabriel’e
"yağmur taşırdı gözlerine Nisan
hüznün şiirlere yağardı bilmem kaç geceler
ve harfleri sobelerdi yüzünün gerisine sakladığın keder
sonra bir çocuk tebessümü bulaşırdı dudağına
esir şarkılar çözülürdü bulutlardan"
.....
sev(e)medim içinde senin olmadığın hiçbir şeyi
yağmurları sevmedim dokunmamıştı tenine ve tuzsuzdu
sokaklarını sevmedim bu kentin senden yoksuldu
güneşi, denizi sevmedim eksikti renginden
sadece gözlerinde görmüştüm maviyi
sen bana erkendin Temmuz’du
bense hep geciken
/r ü y a bitti/
geldiğin gibi gittin gürültülü ve sağanak yağmur gibi
iliklerime kadar ıslandım, ve yine titredim
bilirim git diyemeyecek kadar çocukça merhametini
şimdi sen kendini mi öldürdün benim gözümde?
urganı boynuna geçirdin çektin ipimi
sen arkanı döndün ben bittim
/biten rüyaydı.başlayan sen/
şimdi acının fiilini çekme vaktidir
bir kaldırıma iliştirilmiş sokak kedisi yalnızlığındayım
ürkek ve korkağım, düşlerimin sahibini kaybettim
hayallerde yırtılırmış bir gecede
kanamasız ve sessizce
üşengeç bir acı soluklanıyor göğsümde
hadi başla diyorum ne yaşayacaksam olsun bir an önce
(sürpriz değildi ki ben zaten bunlara hazırlıklı değil miydim)
sahi o büyülü adı konmamış şeyin bir bedeli var
söylesene sevgili
hangi aşk ölümcül bir toza dönüşmek ister
bir intihar terazisinde
sen tersine akan nehirdin, delirmiş cümleler dilinde
ben suya sırtını yaslamış; eğreti duvar...
de_soulmate