4
Yorum
0
Beğeni
5,0
Puan
1030
Okunma
Yanıbaşındayken
sanki bir başkasıymış gibi yanında olmak ne garip
dokunurken
kendim gibi dokunamamak
başını omuzuma yaslarken
saçlarını tarayamamak ellerimle.
hele de ...yanaklarından
herhangi gibi bir tanıdıkmış gibi öpmek...
ah be güzelim
bakışların, bir nehire dönüştürdüğünden beri yüreğimi
bu ülkenin emekçileri gibi
iki yakam bir araya gelmiyor bir türlü
sonra sana kızmak geliyor içimden
ama kızamıyorum
hani daha önceleri seni tanımamış olsaydım
belkide bu kadar kederlenmezdim inan
ah be güzelim
çok kötü bir şaka gibisin şimdi karşımda
ben ki, bir kadınla sevgiliyi oynamayalı çok oldu...
aynanın karşısına geçiyorum
henüz toplatılmamış bir pamuk tarlası gibi uzuyor beyazlar
sonra iki yavru serçe kanatlarıma dolanıyor
tam uçmaya yeltenirken.
sonra bütün akrabalar,
sonra bütün mahalleli...
ah be güzelim! ah
bu saatten sonra
ne bu şehir ne de biz kaldırabiliriz bu sevişmeleri
sus yüreğim! sus
sakın kimseler duymasın
bu kent nice çığlıkları bastırmış hem bilmezmisin
şöyle buyurmamışlarmıydı ?
bir put gibi, ne yaşa ne öl
sonra aynalar kırılıyor
kapı, cam, cerçeve ne varsa işte
bir avuç dolusu kırmızılık ile birlikte
bir kadın ile bir adam hiçbir şey olmamış gibi
öylesine yeni bir sahneyi canlandırıyor koyun koyuna.
tıpkı hiç ayrılamadıkları o şehir gibi...
5.0
100% (5)