3
Yorum
0
Beğeni
5,0
Puan
1572
Okunma

İlkbahar gelince coşar yazılar
Anasıyla kıra çıkar kuzular
Eksikler canlanır içim sızılar
Çiçekleri renk renk bir başka kokar
Börtü böcek gayri yuvadan çıkar
Beni memlekete göbekten bağlar
Sırdaşımdır temiz riyasız dağlar
Beyaz gerdanından bulutlar ağlar
Dertlerim akarken ayaklarından
Anılar yeşerir koyaklarından
Doruğa bakınca titriyor dizim
Gayri uzakları kesmiyor gözüm
Nolur dertlerime deyin bir çözüm
Dağlara aşığım dağın aşkıyım
Barajlarla dursun yurda başkıyım
Kuruhan ıssızdır ses yok soluk yok
Pınarları çamrak olmuş oluk yok
Mal çoğaldı ama eski bolluk yok
Tanrı misafiri gelmez evlere
Madde çoban oldu eski devlere
Nevruz sümbül naldökeni süslüyor
Çobanları sürüsünü sesliyor
Bu ovalar kurdu kuşu besliyor
Ne garip insanlık doymaz bir türlü
Sağırlar bağırsan duymaz bir türlü
Başı eğik lale Fenk’te saklanır
Nesli bitsin diye günlük yoklanır
Vurduk abalıya cahil aklanır
Ormanları kestik dağları yaktık
Güzelim su aktı yıllarca baktık
Sefil çocukluğum gözümde tüter
Bilirim muhanet ölümden beter
Tek dişli canavar kimleri yutar
Teker teker düştü kalelerimiz
Bey oldu yenilmez kölelerimiz
Süzülür hurmanın berrak akışı
Giderek canlanır doğa kokuşu
Arabalar kırdı gayri yokuşu
Atsakta zamana nimetleri çok
İşgembe eskiden şimdi daha tok
Kaleyi yıktılar kol kola girip
Define bulucu her gün bir gurup
Geçmişim can çeker tarih muzdarip
Devlet mi değmezsen bin yaşasın der
Halka ne diyeyim maddiyatla kör
Akıl ermez Marabuz’un işine
Rabet çoktur mermer derler taşına
Hurmandaki alabalık başına
Sekiz avcu düşer bizim Tanır’da
Gelen fazla durmaz cennet sanırda
Köyler bomboş gayri evler uçuyor
Çaresiz kalanlar tek tek göçüyor
Keçinin uyuzu gözden içiyor
Fukara aç karın suyu neylesin
Yanık yanık türkü çalıp söylesin
Dön gayri Kalender elden ırama
Düşündüm ki ilim merhem yarama
Tartsan hafif kaldı helal harama
Bulan bulduğunu kendinin sanar
Edep mi çısçılbak soğuktan donar
23. 03. 2011
Haşim Kalender
5.0
100% (3)