Gencecik yaşında, bir dul kalasın
Eller gülerken, sen, melul kalasın
Hazin ölümümden, mesul kalasın
Bana darağacı, çatan vicdânsız

Kurusun meyveye, duran dalların
Diken olsun uzun, ince yolların
Bomboş kalsın eli, saran kolların
Kanıma zehirler, katan vicdânsız

Güneşin dürülsün, kara bulutla
Avunup durasın, yalan umutla
Başımda ağlasın, gözün sukutla
Ölümüme imza, atan vicdânsız

Hergün yaslandığın, yüce dağ oldum
İçinde dört mevsim, yeşil bağ oldum
Karanlık dünyanda, bir çırağ oldum
Beni yârdan yara, atan vicdânsız

Aynalar tükürsün, her suratına
Hep vicdânsızlar, çıksın bahtına
Zâlimler otursun, gönül tahtına
Beni üç kuruşa, satan vicdânsız

Yüreğimi yaktın, sen de yanasın
Bu gariban kulu, hergün anasın
Sokaktan geçenler, seni kınasın
Sevdiğim dostumla, yatan vicdânsız

Soner Çaðatay 22:19 / 27 Mart 2011 / Wuppertal