2
Yorum
0
Beğeni
0,0
Puan
1070
Okunma
yağmurlu ve soğuk bir günü geride bırakırken
bir an çok üşüdüğümü hissetim
pencereleri yine açık unutmuşum meğer
bu aralar kayıt ve kalem ile ne zaman sarmaş dolaş olsak
mutlak ertesi günü yatakta geçiririm
bir koşuda pencereleri kapadım
perdeleri
halılar ıslanmış pek fazla umursamadım
zaten kim neyi umursuyor ki artık
geçen öyle pek sık olmasada dışarıya atmıştım kendimi
kaldırıma boylu boyunca uzanmış bir adam vardı altmış ile yetmiş yaşları arasında
nabzını yokladım
gözleri maaş kuyruğunda öyle kala kalmış...
bir kaç kişiyi saymasak öyle fazla kimse umursamamıştı da bu olayı
oysa demin ne çok şeyimizi yitirdikte
hiç oralı bile olmadık...
sonra gazetelerle örtüldü bedeni gözleri dahil
en çokta örtülen gazetenin üzerinde ki haber düşündürmüştü beni
"mezarda emeklilik"
çünkü yöneticilerde biliyordu ki
altmışını veya yetmişini devirmek hiçte kolay değil bu şehirde
hele kirlilik yürürlüğe girmişken...
kapı sesiyle irkildim birden
saate baktım yedi sabah yedi...