17
Yorum
0
Beğeni
5,0
Puan
1757
Okunma
………………………………………………………………………………………………………………
Beni kınamayın eşler yarenler
Bugün duydum o cananım key’fsizdir
Hiç yardım etmedi aşkı verenler
Bana hasret o sultanım key’fsizdir
Bu aşka düşeli yandım kavruldum
Geçti sinnim harman gibi savruldum
Çağım tamam gönül dağın devrildim
Canan için serde canım key’fsizdir
Dur Abdal söylerim yarin ismini
Mah-ı mihri nakşettiler resmini
Gönül bulamadı geçti hasmını
Aşkına düştüğüm hanım key’fsizdir
………………………………………………
DUR ABDAL
……………………………………………….
1881-1946.Artvin İlinin Ardanuç İlçesinin Sogara,bu günkü adıyla Soğanlı köyünde Dünyaya geldi. Asıl adı Abdullah Yüksel mahlas olarak Dur Abdal mahlasını kullanmıştır Küçük yaşlardan itibaren iyi bir medrese eğitimi aldı.Eğitimli olduğu şiirlerinde fark edilebilmektedir.
Aşıklık geleneğini, bağlama çalmayı, amcasının oğlu ve ustası Aşık Cesimi’den öğrendi. Uzun yıllar Cesimi’yle birlikte hem Anadolu hem de Kırım, Rusya, Azerbaycan, İran gibi Ülkelerde yaklaşık 16 yıl boyunca dolaştı.Bir çok aşıkla tanışma ve görüşme fırsatı buldu Böylelikle geleneklere ve aşıklığa ilişkin bilgisini arttırdı
20. yüzyıl ilk yarısında bilinmesine ve Efkari gibi son dönem aşıklarından birine ustalık etmiş olmasına rağmen eserleri maalesef bu güne ulaşamamış yani yazılı kaynaklara aktarılamamıştır.Bilinen eser sayısı çok azdır.Diğr yandan Cuğolu aşıkların altıncısı olarak bilinir.
……………………………………………………………………………………………………………………………………..
)(-)(-)(-BUĞULU CAMLARA YAZDIM ADINI-)(((-108-)(-)(-)(
Haberin almışım nazlı canan’ın
Yataklara düşmüş hasta diyorlar
Çekilir mi şimdi kahrı Dünya’nın
Her iki gözü de yasta diyorlar
Adaklar adayıp, mumlar yakarmış
Esen rüzgarlara derdin dökermiş
Haber gelir diye yola bakarmış
Yarin kulakları seste diyorlar
Rüzgarla birlikte savrulur imiş
Feleğin çarkında çevrilir imiş
Benim sevdam ile kavrulur imiş
Dertleri üst üste deste diyorlar
Pencere dibinde hep bekler imiş
Bu derdin üstüne dert ekler imiş
Hasta yatağında sayıklar imiş
Adın dudağında beste diyorlar
Gülünce yüzünde gül açmıyormuş
Nedense zamanı hiç geçmiyormuş
Yemiyor malesef su içmiyormuş
Versen de altın tasta diyorlar
Gelmek için bana yollara düşmüş
Ne yazık şansından mevsim de kışmış
Yorgun bitap düşmüş yolunu şaşmış
Yönünü kaybetmiş siste diyorlar
Lüzumsuz vur döşe yar diye diye
Feleğin bu kastı bilmem ki niye
Hele sen dua et Yaratan duya
Mevlâ’dan sağlığın iste diyorlar
Sadık Dağdeviren
Aşık Lüzumsuz
5.0
100% (9)