1
Yorum
0
Beğeni
5,0
Puan
1282
Okunma
Ey! Çöllerde oluşan can veren eşsiz vaha
Senin teşrif etmenle bedenler kalktı şaha
Tapıyorken insanlar Allah dışı Allah’a
En müstesna nurları suretinde indirdin
Doğan küçük bir yaprak kızıllıkta solarken
Yolunu kaybedenler yollarını ararken
Geleceğin haberiyle kainat titrerken
En mukaddes suları kainata içirdin
Çölde seni bekleyen bir çiçeğin gözleri
Çukurda can çekişen çocuğun son sözleri
Buzdan bir bedene anne eli değmiş gibi
En muamma şefkati ellerinde indirdin
Ey! çöldeki vahanın en safı en temizi
Çukurları arıtan yüreklerin dehlizi
Ardından izler kalır sanırım Rab’bın izi
Tövbe gibi yeminken adın gibi emindin
Sen teşrif edince çöle indi faslı bahar
Her yaprak sensiz düştü kim bilir kaç sonbahar
Senden önce ne yüz vardı ne şefkat ne de ar
En güzel nimetleri sen heybende getirdin
Alemlerin Rab’binden bana haber getirdin
Verilirdi her çocuk orda bir süt anneye
Sen de verilmiştin süt gibi bir Halimeye
Sonra bir gün dönerken Medine yollarından
Yetim kalmıştın o an annenin kucağından
Öylece bakakaldın o nur yüzlü çehreye
Kimsen kalmamıştı artık Allah’tan geriye
Öylece geçti yıllar gelmiştin kırk yaşına
Ağır bir yük binmişti geniş omuzlarına
Artık hasret bitmişti geldin işte sonunda
Kainatın dilinde işte şöyle bir nida:
Nur Dağı eteğinde nur indi Nur Dağı’na
Fısıldadı melekler mukaddes kulağına
Uğurlandı müşrikler uçurum durağına
Tüm kainat sendeydi girmişti kucağına
Ömür boyu savaştın bıkmadan yorulmadan
Sonra bir gün aldı seni aramızdan yaradan
Geçmişse de asırlar unutmadık seni biz
Ölse de bedenimiz ruhumuzla diriyiz
En müstesna nurları suretinde indirdin
En mukaddes suları kainata içirdin
En muamma şefkati ellerinde getirdin
En güzel nimetleri sen heybende getirdin
Alemlerin rabbinden bana haber getirdin
Tövbe gibi yeminken adın gibi emindin
5.0
100% (1)