17
Yorum
4
Beğeni
5,0
Puan
2762
Okunma

Rüzgâr böyle pervasız eser miydi sen varken
İçine düşer miydim usulca bir efkârın
Hicran doğar ömrüme gün tepeden ağarken
Tariflerden adını kaldırmışlar bu zârın
Sıcaklığın usulca yalnız koyar gönlümü
Hangi matem kahreder bunun kadar ömrümü
Konduramam çehreni buza kesen ölümü
Faydası olmasa da berhava bu inkârın
Her hücremde bir başka kıyamet büyür şimdi
Özümden dışarıya tufanlar yürür şimdi
Ve siyah bir hıçkırık ruhumu bürür şimdi
Alazında çözülsem ilmek ilmek bu hârın
Şimdi ruhum sesine hasret mi olsun Anne
İçimde her yeşeren böyle mi solsun Anne
Avuçlarım yaş değil, kan ile dolsun Anne
Eteklerinden tutup geleyim bu firarın
Kıymetli bir dostun annesini kaybettiği haberinin üzüntüsü bu şiire sebebiyet vermiştir. Rabbim Rahmetiyle muamele buyursun.
5.0
100% (13)