………………………………………………………………………………………………………………………………………..
Aşıklar

Ferhat yardı nice engin dağları
Şirine bir tas su götüremedi
Kamberin virane oldu bağları
Arzuyu deryadan getiremedi

Mecnunda dolandı nice çöllerde
Yalnız adı kaldı şimdi dillerde
Leylayı bekledi gözü yollarda
Gezdi sahraları bitiremedi

Keremde kaderim güldürür sandı
Aslının yüzünden kül oldu yandı
Aşkının ateşi göğe dayandı
Aslıyı imana getiremedi

Emrah da bir zaman bize eş oldu
Ah ettikçe gözlerinde yaş oldu
Selvi duymaz kara bağrı taş oldu
Sırrını mezara götüremedi

Kalmadı dünyanın lezzeti tadı
Alan vamı bu dünyada muradı
Âşık Hazani der yürekte adı
Yârine bir haber yetiremedi

3-olurlu aşık coşkuni-(HAZANİ)
Asıl Adı İsmail Ataseven

1981 yılında Olur’un Karaşot (şimdiki adı Filizli) köyünde doğdu. Asıl adı İsmail Ataseven’dir. İlk ve ortaöğrenimini Olur’da tamamladı.
Aşıklık geleneği ve şiirle küçük yaşlarda ilgilenmeye başladı. Köylerine gelip giden aşıklar aracılığıyla kendini geliştirdi.
Özellikle Sarıkamışlı İhsani’den etkilendi. Sonraki yıllarda yanına giderek aşıklık geleneğine ilişkin bilgisini pekiştirdi. İlk dönemlerde Mevlüt İhsani tarafından verilen Coşkuni mahlası kullandı. Daha sonra ise Hazani mahlasında karar kıldı.
Şiirlerinde doğadan sevgiye ve toplumsal sorunlara dek her konuyu işleyen Hazani Ankara’da bir kamu kuruluşunda çalışmaktadır.
Aşık Hazani’nin şiirleri değişik gazete, dergi ve araştırmalarda yayınlandı.
………………………………………………………………………………………………………………..

)(-)(-)(-BUĞULU CAMLARA YAZDIM ADINI-)(((-82-)(-)(-)(

Ferhat’ım dağı da delmişti amma
Şirin’le murad’a erebildi mi ?
Sonunda Leyla’yı buldu da Mecnun
Bir günlük bir sefa sürebildi mi ?

Bir kara yürekli iftira attı
Sürmeli yurdunu terk edip gitti
Telli Senem’i de ayrılık yuttu
Bir daha can,can’ı görebildi mi ?

Ermeni bir keşiş alıp kaçırdı
Aslı’yı kaç tane dağdan aşırdı
Bu sevda Kerem’i dile düşürdü
Buldu da bir yuva kurabildi mi ?


Onlar doğdu diye Kral güldü de
Her yere pür neş’e huzur doldu da
Bir arap köle ki çalı oldu da
Tahir de Zührey’i sarabildi mi ?

Arzu günler boyu at sürecekti
Kamberle kaçarak evlenecekti
Ninesi ocağın söndürecekti
Arzu’da sözünde durabildi mi ?

Yağmurda dağlarda sürülmüyor iz
Deli boran esip kesmiyor ki hız
Nasılda sevmişti o’nu kara kız
Karaca oğlan’a varabildi mi ?

Lüzumsuz sevda da nedir bu nifak
Kimler geldi geçti hele şöyle bak
Kavuşmak mümkün mü istemezse Hâk
Emrah’da Selvi’ye erebildi mi ?

Sadık Dağdeviren
Aşık Lüzumsuz