14
Yorum
1
Beğeni
4,9
Puan
2476
Okunma

o sabahta beşte kalktı Ali dayı
dışarıda Ankara ayazı
aylardan kasım günlerden salı
üç beş kuruş denkleştirip aldığı
simitçi arabasıyla düştü yollara
önce fırına gidecek,
dolduracaktı sıcacık Ankara simitlerini arabasına
bilirmisiniz Ankara simidi nasıl olur
çıtır çıtır siyah simit deriz ona
siz nereden bileceksiniz o saatte yatağınızda
arabanız kapınızda
şoförünüz alt katınızda
gelelim biz yine ali dayıya
bir neşe bugün için
bin hüzün yarınlardan arta kalan
dilinde bir türkü;
’Lanet olsun zalımlara tüm hayınlara
Seni benden ayırdılar yaktılar nara
Bekle ömrüm geleceğim
Sana bir gün döneceğim
Elimde kırmızı güller
Aç kapıyı diyeceğim’
usunda elif kızın al diye tutturduğu
yaldızlı kalem
ne menem bi kalemmiş dedi içinden
nerdeyse on simit parası
bu da demektir belki on belki onbeş sokak arası
öğle olmadan bitti simidin yarısı
çıktı simidin ederinin kirası
soğuk yüzünde, yüreği sıcacık
simitleri gibi az birazı
akşama oldu üçü bir liraya
yatsıya oldu altısı bir liraya
kalacak yine elinde karına kalacak parası
yiyeceklerdi onuda akşam taamı
Elif kızın kalemi kaldı yarına
kendi arzuları kaldı gelecek günlere
dilinde yine o türkü düştü evin yoluna
’Bu şehir beni boğuyor daralıyorum
yırtasım gelir geceyi boğuluyorum
Bekle ömrüm geleceğim
Sana bir gün döneceğim
Elimde kırmızı güller
Aç kapıyı diyeceğim’
Ali dayı geldi yine evine
Hacce kadın sevdiğine, yarine
Allah kerim yarın ola hayrola
5.0
91% (10)
4.0
9% (1)