bu sefer gördüm, duymadığımı da sanma;
ılgız bakışlarının ardındaki, meltem sessizliğini..

şimdi; sen istediğin için gidiyorsun;
haklısın..
bense gururcu, uslu, hatta çocukça,
geri gelmeyecek gençliğimin,
tenimize sinen mevsimlerin hatrına;
her acının kıymeti olmalı yanında,
ve çatırdıyan dalları mazinin, güz rüzgarı vurdukça..

sen istediğin için gidiyorsun;
haklısın..
başım, gitme diyemiyecek kadar dik,
öyle ya, hiç bir şiir son mısrası olmadı aşkın,
hadi! buna da yaz;
çıplak gözlerimize soğuk düşler giyerken üşümedik mi?
sevda adına mı yanıldık?
bence değil!
seni sevdim dersen sadece yalan;
kalbindeki aşk yanığına yenildik...

istediğin için gidiyorsun;
haklısın..
yıkılmayan son duvarına yaslandığım şehrin,
mapus kıyılarına zincirledim hayalini,
ılık suyunda yıkayacağım ölü ruhumu,
şafak sökerken açan kızıl nehrin..
.....

çatlak asfaltında yürüdüğün yollara,
Eylül gazelleri dökülmeden git, git ki;
sararmasın cesaretin,
şükürler olsun;
farz kılındı kalan solukta hasretin,
mutlu etmeye yetmez ise sevgin;
........

üzülme! , O’ nu benim yüreğimle sev


AŞKA ECEL FIRSATI

karan