işgal yorgunu yüreğim;
geç kaldı sonbahar rüzgarına, adı zamansız
dermanı uzaklarda kalmışçasına,
öyle şiddetli sızı ki acımasız, amansız
geçti gitti saçımda siyah,
titriyor bak ellerim
gelirmi bahar sevdamın iklimine
ateşimde tutuyorum gurbeti, yinede soğuk ve hala dumansız..

dönüp bakma bu kentin sensizliğine ,
biz iki iyi arkadaşız kimsesiz ve yalnız,


nasibimden ötede mutluluğun
faydası varmı yaşlı gözlerimin, bizden yana
sırat köprüsünde yolum
dönermi niyetim kendi dünyama
bırak kalbimi dün gibi yalansız
mahşer gözlerinde ecel
ölüm bile, sensiz anlamsız
nefessiz kalmadı hasretin içimde
benide tüketti sen gibi
bende takvimden ibarettim ruhsuz ve cansız
hiç vedalaşmadık, gece biterken
savaşmadık azraili beklerken,
galiptik,
artık ayrıydık,
korkmuyorum bak;
kalbimi bedenimde taşıyorum, ruhsatsız..



bana benzeyen çocuklar çizdim gözlerine,
kaderimi çamurla yazdım, kuruyan ellerine...

AŞKA ECEL FIRSATI

karan