Bir insan yaşlanır
hemde öyle çabuk
yaşlanırki
dişi,gözü,kulagı diye
söz ederler
yaşlanmışlıgından,
bir insan öyle çabuk yaşlanırki
gençliginde agarır saçları,
umutları dökülür
yaprak yaprak,,
derinlere ince ince sızar
gözyaşları,
öyle çabuk yaşlanırki bir insan
yaprak gibi titrer elleri,
düz yollarda ayagı tökezler
yorgunlugun yüküyle
yürüyemez olur adımları,
bir insan öyle çabuk yaşlanırki,
gözleri kararır dengesi şaşar,
hayatta kimsiz kimsesiz
yapayalnız kalmıştır,
varsada taşıdıgı bir yüregi
siz aldanmayın sakın
o içten içe yanmış
paramparçadır,
bir insan öyle çabuk yaşlanırki,
gizli kalmıştır
gözlerinde manalar,
gerçekler vardırki gün geçtikçe
birer birer
yitirirler anlamlarını,
umutlar dönüşürler zamanla
umutsuzluklara
ve zaman dardır
üst üste yagan karla saçlara,
bir insan öyle çabuk yaşlanırki,
tükendigini gençliginin
fark ede ede büyür,
sigaranın ucunda
duman olur bir hayat,
titreyen dudakların sorar
yaşamak bumudur diye,
unutur yavaş yavaş
hayatın anlamını,
bir insan öyle çabuk yalşlanırki,
yüregine çökmüştür yalnızlık
varamadan tadına yaşamın,
içini derinden yakan
yalnızlık çökmüştür,
bir insan öyle çabuk yaşlanırki,
paylaşmışsa hayatını
bir yalnızlıkla,
köle olmuşsa paylaşılmaz
bir yalnızlıga,
bir insan öyle çabuk yaşlanırki......

03/12/1989 Dragos Metin GÜRSOY