5
Yorum
0
Beğeni
5,0
Puan
2145
Okunma
akşamlar aceleci
yalımdır günler
düşlerin dili yok
bizimle söyleşen bizler
sebebim gülüyor bana
sebepsiz bir pencereden
tebessüm değil bu
hummalı bir gülüş
garip kalmış yitikler gizlenir
fermanı zulasında
yan yana gelemeyecekler belli
mazi ile hâl bir daha
ilk katresi güldürür
ikincisi öldürürmüş
Bu camdaki badenin
firuzeden inşa kalplere
hapsolmadadır şimdi
hem gül hem lale
sakın ha dilim söyleme
kurt da dinlemeyecekmiş
seni bu gece güvercin de
toprağın sözü geçmez
çoğu kez gökyüzüne
var olmak ayrılık
kavuşmak tuzak
kara kışın ağaçları
yaprak döker nicelere
gönül gelmekte kalsa yol engel kokar
ömrümüzün gülüdür acılar
dikeni parmak kadar.
açmışım, susuzmuşum kime ne
kim sorar halimi yılın bu vakti.
yollar diz boyu kar tutar
biraz sonra kapılar açılacak
kirişte bütün yürekler
5.0
100% (4)