21
Yorum
2
Beğeni
0,0
Puan
1779
Okunma

*Kötünün İyisi
Zamanın birinde, bir yavuz hırsız
Çalarmış, çırparmış hem de sınırsız.
Soymadık hiç bir ev, bark bırakmamış
Bulduğu her şeyi tüm araklamış.
Şehir bîzar kalmış yavuz hırsızdan
’Bir kurtulsak demiş şu uğursuzdan.’
Fâni bu, hırsızda yaş ilerlemiş
Yataklara düşmüş, hayli terlemiş..
Başına tüm hâne halkı üşüşmüş
Yaptığı şerlikler aklına düşmüş.
Artık çaresi yok, kapıda ecel
Oğluna seslenir; ’Yakınıma gel!
Tüm şehir arkamdan lânet edecek,
Biliyorum çok zoruna gidecek..
Çaldım çırptım da tüm halkı bezdirdim,
Bunca yıl boynunu eğik gezdirdim.
Hiç olmazsa bari beni, sen affet
Yoksa benim sonum tam bir felâket! ..’
Oğlan babasına hayli telâşlı:
’Hiç merak etme’ der, gözleri yaşlı.
’Ben senin arkandan asla sövdürtmem,
Rahmet okuturum, kötü dedirtmem! ’
Baba verir artık son nefesini,
Oğlan alır çalmaktan tüm hevesini.
Talan eder şehrin hânelerini
Boşaltır hem de kâşânelerini.
Sığmaz olur velet, ele avuca
Bitirir şehri bir uçtan bir uca!
Halk perişan nâçar, silkeler yaka
Oğlanda tarifi güç bir fiyaka...
Her yerde söylenir; ’Bu oğlan âfat!
Babasına vermek gerek mükâfat.
Yediği, içtiği, elbet haram dı;
Oğluna bakınca iyi adamdı...’
Antalya-2002
Halil Şakir Taşçıoğlu
BİZİM ELLER KİTABINDAN.