bu koşulsuz göçü
sırtıma yapışan siyah ceketimden de kazınıp
bir istasyon
bir durak
gideceğim işte o yere



yüreğinin coşkusuyla coştuk be üstadım
sevgiyle

bembeyaz vefa’nın sadakatini
nefretimle örttüm
bu yüzden işte
bazen toprak
bazen de isyan koktum

ve ben en çok kendimden korktum...


harikaydı şiir.
kutlarım saygılar..

hayatın iplerini bıraktım diyorsam
kimsenin de elinde atılmaya nâzır
buruşuk mendil değilim
takvamı zorlayan kirli elleri bırakırken
fıtratımın bedelini bilerek borçlandığım aşikâr
karnımı doyuran maddiyatın kirleri ile
bembeyaz vefa’nın sadakatini
nefretimle örttüm
bu yüzden işte
bazen toprak
bazen de isyan koktum


İsyan karası sayfaya yansımış

Kalem anlatmış...

.Her gün bir yerden göçmek ne İYİ
Her gün bir yere konmak ne GÜZEL

BULANMADAN, DONMADAN akmak ne hoş
Dünle beraber gitti cancağızım,

NE KADAR SÖZ VARSA DÜNE AİT,
ŞİMDİ YENİ ŞEYLER SÖYLEMEK LAZIM! "



...mesnevi'den!

Sesi sözü kıymetli şairin güzel dizelerini yürekten kutluyorum saygımla tebriklerimle...

aşk denen o zelzelenin
öyle bir sallandım beşiğinde ki
hani
ezberimde olan o büyük efsane hikâyeler olmasa
en çok ben sevdim diyeceğim
şimdi
içinde aşk olmayan bir tek küfürlü sözüm yok
dedim ya
zamanı geldi artık
utkum göçtedir benim
’’hiç bir şeyde gözüm yok’’



Faruk Civelek....umutlar biterse yaşamın anlamı da o derece azalır..mutlaka yaşamak için bir neden vardır..

göçe şartlanmış belkide
yoksa aklının geride kalacağı kesin
kutlarım kalemini yüreğini üstadım


saygılarımla

ruhum hazırlanırken göçe

yüreğimin bir köşesinde bir kelebek kırık kanadını çırpıyor sessiz sessiz...

ne gitmektir ne kalmaktır yaşam...

yaşam ikilemleri toprağına ektikçe azaltandır...

kutladım...

İsyan bayrağını dikmiş zirvesine yaşamın.... can dost....
Derin şiirlerinde indikçe mananın özünü aramaya, şaşırıp kalıyor,daha çok kayboluyorum düşsel labirentlerinde.....
Çilingir de yetmiyor kapalı kapılarını açmak için, yüreğini bu kadar acıtan ne ?
Karamsarlık,başkaldırı,hesaplaşma,vazgeçme...........
Herşey vardı bu şiirde...
Nice nice şiirdi...Her zamanki gibi...
Kutlarım arkadaşım....Sevgilerle..

yine göç hazırlıkları var aklımın tam orta yerinde
şiir kokulu taşralara yolculuğa hazırlanıyor ruhum
kasığıma sancı kalan
tüm matemlerden silkinerek
üstüme dolanan
sarmaşıkları koparacağım kökünden sanki
geçmişi derinlere gömerek


damarlarımda kabaran bu med-cezir
ne kadar kamçılasa da canımın kıyılarını
o rüzgâra süreceğim
içime çöreklenen karanlık sokakları
mutlaka bekleyen bir boşluk vardır
bu koşulsuz göçü
sırtıma yapışan siyah ceketimden de kazınıp
bir istasyon
bir durak
gideceğim işte o yere
tüm o sözde pembe öykülerimi ateşe tutarak
bir kendim bir ben
birde yanlızlığımı peşime takarak


yeter artık mor suların ellerime bıraktığı ıslaklık
güneş içen
şiir gözlü iklimlerde de yanayım biraz
bu kadar günah varken çıkınımda
tenimi deliyor içimdeki zehirli mızrak
hissetmeye başladım yine
bağlasalar da durmam buralarda


hayatın iplerini bıraktım diyorsam
kimsenin de elinde atılmaya nâzır
buruşuk mendil değilim
takvamı zorlayan kirli elleri bırakırken
fıtratımın bedelini bilerek borçlandığım aşikâr
karnımı doyuran maddiyatın kirleri ile
bembeyaz vefa’nın sadakatini
nefretimle örttüm
bu yüzden işte
bazen toprak
bazen de isyan koktum


aşk denen o zelzelenin
öyle bir sallandım beşiğinde ki
hani
ezberimde olan o büyük efsane hikâyeler olmasa
en çok ben sevdim diyeceğim
şimdi
içinde aşk olmayan bir tek küfürlü sözüm yok
dedim ya
zamanı geldi artık
utkum göçtedir benim
’’hiç bir şeyde gözüm yok’’

Dostum şiirin o kadar güzel ki; Bölmeye kıyamadım...
Harika şiirini yürekten kutlarım...
selamlarımla...

Hiç bir şeyde gözüm yok,
Sen yanımda ol yeter...
......En çok ben sevdim ...diyenlerdenim ben de....
Tebrikler..
ESRA