0
Yorum
0
Beğeni
0,0
Puan
1028
Okunma
bütün sisler gridir
bütün sesler garip
/.. huuu
Neredesin ey rıhtımlarda beklediğim sergüzeşt
Kuzeyden çağırdığım rüzgarların kumları soğudu
Pireler büyürken devler küçüldü şehrimde
Bir ihtiyar atladı denize,karada bir çocuk boğuldu
Hani seyredecektik denizi sıvayacaktık balcığını
Kirlenmemiş bir çarşafta uyuyacaktık
duyacaktık akustik sesini ölümün
Kuşlar uğrayacaktı barınağımıza
Gökyüzünü griye boyayacaktık
Hiç birini tutamadığımız sözlerimiz gibi
Peşimizi bırakmayan yalnızlık kadar arsız
mütevazi hayalleri vardır oysa gecelerin
Ötenazi olmuş şiirlerde söyleyemediğimiz
Tuhaf ve tehlikeli bir bekleyiş bu
Ay’ın onbirinci halesinde gördüğüm
Martılara selam söyle demiştim,söyledin mi?
Gitmemiz lazım yağmur yağmadan
Sis çökmeden üstümüze
Şarkımızı söyleyecektik unuttun mu?
Hadi gitmeliyiz martılar ağlamadan
Toprak kaydı deriz sorarlarsa
Nerden bilebilirdik çiçeklerin bu mevsim açmayacağını
bir papatya ısmarlamayacağını güneşin
Varsın olsun aç değiliz ya
Bütün sesler garip çağırıp durma beni
Rıhtımda sabahlayacak düşlerim benim
Üşürse üşüsün hayaller bana ne
Nasıl umurunda değilse hiçbir şey gecenin
Bu kadehde gündüzün şerefine
Neredesin ey rıhtımlarda beklediğim ölüm
Zamanın topuk sesleri kulaklarımda
Şu uğuldayan rüzgar mı yoksa
Dalgaların gölgeleride varmış meğer
Yıldızların kulakları kesik neden?
şu etraftaki sesler nede garip