4
Yorum
0
Beğeni
5,0
Puan
1870
Okunma

Namlusunu yeniden dayadı şakaklarıma aşk.
Ölüm, böyle olunca bir b-aşk-a güzel..
Tir tir titriyorum bakışların çekilince üzerimden.
Hadi kapat gözlerini üzerime; aşk, bir yastıkta kocasın.
Okyanus ortası bir sal içindeydi sevgi.
Ya ortsında kaldığımız ayrılık deryasında boğulmak vardı,
Ya da merkezinde serin esip yol almak.
Aşk bu ya; SAL’dım sularına kendimi, can da sendin canan da.
Zaman bu, dönmemek üzere yol alır durmadan.
Ayrılık kapıya varınca, yalnızca isyandır aşk’tan arta kalan.
Usta bir elin keskin dokunuşları gibi kanattın sevgimi.
Arta kalanlarla yetiniyorum fukara soframda
Sen, hayallerime basıp günah kazanırken..
Kanatlarını kırıp şeffaf bir kavanoz içerisine hapsetsem ya seni,
Belki saklımda kalırsın.
Ama bilirim;
Bu kez de şakaklarımdan damla damla ter olur akarsın.
Öyle ya;
Her sorduğumda ’Deli gibi seviyorum.’ deyişin değil,
Adam gibi sevişin umrumdaydı.
O halde Aşk’a müsade..
Ölümü özlüyorum gamzelerinde.
Ansızın dikiver bakışlarını gözbebeklerime,
Uzanıp son bulayım yanaklarında..
Issızlık kadar yalnızım içimin sokaklarında.
Göç ettiğinden bu yana pas tutmuş kalp odalarım.
Yüzümü okşadıkça yüzün,
Gözlerimin kıyısına vurup kumdan hayallerimi yıkardı yaşlarım..
Şimdilerde seni kendime anlatıp bir kez daha yenilmiyorum.
Ne zaman düşsen aklımın ücra bir köşesine,
Kirpiklerime ’sus’ deyip usulca kapatıyorum..
Gün olur da efillenir diye dönüşün, bir nüshanı da baktığım her yere saklıyorum.
Sorgular sükselerinden yana isyanlardayken,
Sorular kalp kalıntılarına mensup olurdu.
Ey yâr;
Bazen SENsizlik de anlamlı, SENle başlarken,
Hadi giderken acımadı sol yanın, ya gözümden düşerken?..
5.0
100% (2)