25
Yorum
8
Beğeni
5,0
Puan
2453
Okunma


Savunmasız gönüllü teslimiyetimdi yalnızlığımı kızdıran..
Kanadı kırık ruhum usulca konuverdi yalnızlığıma rakip yalnızlığının ellerine
Kızıl bir goncanın sızıntıları gibi, hiçliğe asılı kalmış yüreğimin kıblesiydi artık soluğun
Karanlığın içinde sıkışıp kalmış tüm acılarımın
En gizemli sırlarını bağrına bastığından beri
Beni görmeni değil, baktığın her yerde durabilmeyi diliyorum
Arada uzanıp yatan rezil mesafeler utansın.!
Yüzünün izi saplı kirpiğimde, uykularım gözlerine firar..
Varsın yasağın olayım hasreti yeşertirken şakağında
Varsın ömrümüzden düşen yapraklara, gecikmişliğimiz yazılsın hoyratça
Bırak karanlığa aciz düşmüş gecelerde, umuduna katık olsun sevdam
Bırak hayaline yazılan satırlar, uzaklardan gelecek mutluluğunun selamından medet umsun
Bırak ulaşılmazım, erişilmezim, kavuşulması mucize olanım bırak
Geç kalınmış bir sevdanın ateşiyle yansın ruhum
Sıcacık avuçlarında çırpınmayı unutsun kanadı kırık yüreğim
Uzaklarda ki gülüşüne tutunsun,yüzü gülmeyen çocukluğum..
İki yakası bir araya gelmeyen dağ gibiydi bu sevda
Hayalin ruhumun en süslü bahçelerinde dolaşırken
Ben dikenlerin içinde hayaline mahsur kaldım
Gecikmişliğimin suratıma çarptığı o ilk tokadı yediğimde gidebilseydim
Belkide sen her yerde olmasaydın
Doğudan yüreğime doğan
Batıdan batmayan olmasaydın
Bana gidecek sensiz bir yer bıraksaydın
Dudağının namlusunda hazır
Ve birgün hiç’liğimde patlatacağın
Veda’nla paramparça olmamak için
Giderdim.!
Soluğunun yorulduğu yer,bedenimin faili olmayan cinayet hanesidir..
Gecenin hüznünden akan gözyaşıyla yırtılan sabahın, taze nefesi boğazımda düğümlü
Gözyaşımda açan o gökkuşağını yakalayabildiğim zaman
Ya nefesimin, ya o düğümün boğazlandığı sabah olacak
Yokluğunun üstüne pervasızca doğan tüm sabahların
Bütün isimsiz sokaklarında yankılanıyor, yüreğimde kabaran öfkem
Buzdan mesafeleri eriten asi bakışına süzülen gözlerim
Çocuk gülüşünde gezinen asılmış çocukluğum
Aslı yasak olsada, suretine saplanan ellerim
Bu ellerim
Sensizliğin üstüne kandan şafaklar doğuran
Tüm sabahların yangınına sebep olacak.!
Seni getirmeye gücü yetmeyen her dakikayı
Yokluğunun alnımdaki teriyle tutuşturup yakacağım.!
Ölüme açılan gözlerimdeki ölümü, öldüremeyen ömrüm..
Sahi ben ölümümü değil, ölümüm gözlerimi öldürse kim yakar ağıdımı
Yakılırmı ağıdım
Kim ağlar gözlerimde, hangi ağıdın yaşı yarım ömrüme akar
Hangi yaşın sıcağında bütüne kesilir ömrüm
Sen diğer yarım
Sen, geç kalmışlığımın en çaresiz, amansız yürek atışı
Ben ölümü değil, ölüm gözlerimi öldürse de, yorma bakışını mesafelerde
Gözlerimi kirpik ucuna
Çocukluğumu gülüşüne
Titrek ellerimi suretine
Nefesimin izini soluğuna
Terimi alnına ve yüreğimi sol yanının emanetine saldım..
Şahdamarım
Bilseydim yazmayı ölmeden önce
Seni
Senle gelen sensizliği
Yalnızlığımı öpen yüreğini
Ben bilseydim eğer yazmayı
Seni
Sadece Seni yazabilseydim
Ve okumasaydı kimse
Yüreğinden başka..
(Şiirime ve şiirlere gösterdikleri ilgi,verdikleri değer için sitemiz yönetimine ve seçki kuruluna teşekkür ediyor saygılarımı sunuyorum)
5.0
100% (20)