9
Yorum
1
Beğeni
5,0
Puan
1443
Okunma
iki el silah sesi duyulur
daha önceden alışkın olduğundan bütün köy...
fazla umursamamıştı önce.
çocuktum
daha onikisinde
ilkin ben koşmuştum
ardımdan bütün köy
sesin geldiği yer, Berivan ablagülün evlerinin yakınıydı
dere yatağının hemen az biraz üstü...
ki ne zaman yağmur bütün şiddetiyle yağmaya kalksa
dere taşardı
o yüzden ailecek az bizde kalmamışlardı...
iki el silah sesi
ve boylu boyunca toprağa uzanmış bir kız...
babanın aybını örtmüş gibi değildi hiçte
oysa daha dün...
hikayeler anlatırdı...
bütün çocukları toplayıp
dere kenarına.
ki en son
Mezopotamya dağlarında yaşanmış
(Derviş ile Adule’nin) dermansız aşkını dile getirmişti
o içli sesiyle, duygulanaraktan...
ve iki damla gözyaşı
doldurmaya yetmişti gamzelerini
bugün hala anlatırkenki titreyen sesi yankılanır kulaklarımda
duyuyorum duyuyorum...
yaşı yirmiydi sanırım
ve aldırmadan okuyacağım derdi hep
öyle hevesli bir çocuk gibi...
sonra sık sık bizimle okula gelip gitmeye başlamıştı
ailesinde habersiz.
ve bir dedikodu aldı başını gitti
ta ki gencecik bir insanı yaşamdan koparana dek
köyün öğretmeniyle yalnız görülmüş sınıfta...
ve bu da yeterliydi
tetik düşürülmek için...
ki o günden sonra
köyün bütün çocukları öksüz kaldı
kuruduğunu da saymasak birde dere yatağını
iki el silah sesi
ve boylu boyunca toprağa uzanmış bir kız...
babanın ayıbını örtmüş gibi değildi hiçte
nede bütün köyün...
çocuktum
daha onikisinde
bizim oralarda geç başlanır okula
çoğu zaman hayvan güdmekten...
5.0
100% (11)