3
Yorum
0
Beğeni
5,0
Puan
1183
Okunma
Akşamüstü alaca karanlık çökünce sema ya
Duygular depreşip, geldiğimde kapalı kapına
Hasretlerle sarıldığımda leylaksı ten kokuna
Gözlerine bakıp, sessizce haykırışımdır gitme
Ey! Çiçeklerin sultanı endamını bükme öyle
Dargınım yüreğime, sessizliğine hapis etme
Bırak üşüyen kalbim kalsın sıcak dudaklarında
Zincirlerine vurup gönül diyarımı terk etme
Şimdi ölüyor içimde ki bütün kış masallarım
Gözlerimde ağlamayan, aşkımın puslu ışığı
Gözlerinde, kaybettiğim aşkımın dilencisiyim
Kuruyan ağaçların gölgesinde bırakıp gitme
Bir nefes gibi yaşamak değildir, aşkın kaderi
Tenini tenime, saçını saçıma örüp gitme
Bu aşkımıza beş beden küçük gelen bedenimi
Yağmur sularının altlarında eritip de gitme
Yağlı urganlar gibi pusuda bekleyen saçını
İhanetin üzerine, ant içmiş kirpiklerini
Yayından fırlayan ok gibi masum bakışlarını
Hançer gibi yüreğime saplayıp da gitme
Gitme kal, sevdamı sarmaşık gibi öreyim tene
Dudaklara bin sevdalar resitali gark edeyim
Yeşeren ağacım, filizleneyim topraklarında
Ömrü seninle hapis, edeyim kalbin köşesine.
5.0
100% (2)