0
Yorum
0
Beğeni
5,0
Puan
1430
Okunma
camdan kadeh, candan bade
her gün dönümü gönlüme düşmede
kır çiçeklerinden
almış rengini
yüzünde gülücükler
güllere benzer
kaygıları var, sevinçleri
yoluna haremi kederleri
dilinde dönen türkü
karaya değil hep mi hep
toz pembeye dair
oysa estiğinde ince bir rüzgâr
güne akan telleri incinir
ne zaman aklıma düşse
yakın diyarların şehre küsmüş yıldızları
bir bir sayarım saçlarındaki
kızıla çalan yıldırımları
o yıldırımlar ki
merhamet saçar elleri
çakırkeyif daima
aslında bir parça ağlamaklı
kapattığında avuçlarını
küçük bir kuşa benzer yumrukları
konar dallara dallara
zemheride bahar o
sonbaharda tebessüm
sarışın bir yanı var saçlarının
eski mevsimlerden gelemeyen
yeşile döner her seher
gözlerinde ela matemler
akşam üstleri bir fincan kahvede
buluşmak onla ne güzel
ben söylerim o dinler
o dinler ben söylerim
terk etse bir gün beni
hâlimi kime arz eylerim
5.0
100% (1)