8
Yorum
1
Beğeni
5,0
Puan
1815
Okunma

Şimdi sana dillenmemiş kelimelerimi gönderiyorum
Sus olup gitme yokluğunda cehennemim ol bırak
Ağlayıp durma gülüşlerim ol
Avuçlarımda sıradan kan izlerim
Gözlerimde ekim yağmurları
Uzakta kalmış garlar misali
Hiç gidilmemiş şehirlerim ol
Aynaların yarım bırakılmış tarumar yazgısı ol
Yarı saydam aşkların
Şimdi sana henüz lal olmamış bir rüzgârı gönderiyorum
Bu benim suskunluğumun son kurşunudur
Bildim ki imkânsızın sevgisi ol hiç bilme nefesimde nefesini kor ettiğimi
Git bir uzun yol bulup gidişinin ağırlığına
Ucu yanık mektupları yanına almadan
Saçlarının savruluşunda yarım ağızlı şehir rüzgârları ol
Yaşamak için ölmek gerekir
Ki ölmek
Arınmak adına kirlenmek söylencesidir
Derdi tanıdığım bir seyyah
Sevilmeye layık olan aranmıyor artık
Çünkü dilden düşerken aşk
Sevişmeye layık olanlar adına söz söylendi
Bir geceyi daha eksilttim işte
Ellerimde insanı kıyamet
Bir kızıl mavi daha kirlendi
Kirli mavi kaldı gözlerimde
Susabilme riskidir bu
Ölümlü devriyeler ceset toplarken
Susuyor şehrin azizleri
İsyanın kalıplarında
Dilim uzun bir lal
Düşüm ikincil bir kabus
mekansız
5.0
100% (4)