7
Yorum
0
Beğeni
0,0
Puan
1355
Okunma
Yüzümde işgali mümkün haritalar
Tenimde bedenimi çoktan terketmiş terinin kanatları
Bir dumanlık kalp çarpıntısı, marpucun kıyısında
Ne sanırsın a şaşkın
Yaşlanıyorsun işte
Bak;
Postacılar bile unuttular selamı...
Bir mektup yok denizin üzerinde
Şeffaf bir şişede...
Ya da unutulmuş bir rakı sahilde
Gazete kağıtlarıyla ört bas edilmiş...
O da ne iyi gelirdi ya,
Ritimi bozuk kalbine...
Dostların ölüm haberleri günlük gazetelerde
Tanıdık trafik kazaları,
Bir çapa ekimi keyif bırakmıştım emekliliğe
Hay Allah,
Onu da aldı gitti bu haber
Görüyorsun işte...
Hiç bir hayalin son kullanma tarihi yok.
Kurar kurmaz tüketeceksin,
Başka yolu yok...
Pamuk tarlaları selamlaşmış
Saçlarımın ucuyla
Boyam akmış çizgili yüzümden.
Maskara, maskara etmiş beni göz altlarımda sırıtırken
İşe yaramaz olmuş kremlerim
Bir bir öksürüyor kelimelerim...
Koşayım dedim sahilin güzelliğine kapılıp,
Tık nefes kaldım,
Genç zannediyorum hala kendimi aynalara bakıp
Şaşkınlık işte...
İnsan varislerini ve hiper tansiyonunu
Neden unutur ki?
İşimize gelmeyenleri yok sayabilseydik keşke...
Şairin bedeninden önce yüreği çürür,
Okunmayan her şiirimden alacaklıyım
Sardunyalarım bile direnirken daracık saksılara
Kalbinde edinemediğim yeri yadırgamaktayım.
Gözündeki yaşı bile benden çok sevdin sen,
Uğrunda harcandı bu köhne beden,
Yıllar geçti üzerinden,
İlaçlarımı bile unutan ben,
Seni unutmadım...
Aşk düpe düz ahmaklık işte...
Elif SEZGİN