1
Yorum
0
Beğeni
0,0
Puan
1448
Okunma
utkunun yitik aşklarıydı onlar
dolanmıştılar bir fidan gibi ufkuma
nura bulanmış bir el gibi uzandılar
gecenin gölgesindeki dingin uykuma
yeşil ve kırmızıydı
karanfiller ve sarmaşıklar
birden giyip siyahı ve kurağı
rakkase bir yılan oldular
kaskatı vücut
yorgan iğneli
belli mi? belirsiz mi zehiri
iç çekip karıştı belirsizliğe
yutup siyah dilini
ölü mü? yoksa sinsi bir diri mi
vahşi bir yılan
kafatasını kondurdu onlara
dostlukla beslediğimiz gönüller
bir elveda demeden belirsiz daldı ayrılığa
siyaha çaldı kıpkırmızı karanfiller
unutma, er geç aşar kapı belirsizliği
ölüm açtırır tekrar karanfilleri
ölüm mü belli değil
pusuya yatan siyah bir yılan gibi