4
Yorum
0
Beğeni
5,0
Puan
1797
Okunma

oy sevgili oy
giderken arkanda bıraktığım cesedim sogumadı hala
ellerim hala senin sıcaklığında
gözlerim hala seni beklemekli bir mayhoş dalıyor uzaklara
firari eyledin kendini
hangi sürgünün kaçıncı mevsimindesin
hangi iklimler solduruyor seni
ve hangi gözler bakıyor sana benden uzakta
sana hergün ak güvercinler gönderiyorum
her halini her şemalini bana anlatsınlar diye
en uzak diyarlara ise kartallar
yüksekten sesleniyorum sana en yüksek perdeden sevgili
bilirsin kartallar yüksekten uçar
serseri bir merminin bulmasından korkarımda
yine de bulamam seni
papatyaları sol cebime
gülleri sağ cebime doldururda öyle sayarım sensizliğin hesabını
aradaki sınırları gecip bir olabilmekse aşk
işte öyle birim sana en mayınlı hudutlarda
yüreğimde saklı tüm kapıların içerisini senle süsledim ben
gelesin diye gözyaşlarımla suladım yollarını
ve öyle kokladım ölümün soğuklugunu
oy sevdalımş ellerine kınasını yakıpta yasını öyle tutan ben
bir hoşçakal bile diyemedim zincire vurulmuş iblisin karanlığında
şimdi tüm sözlerim kıfayetsiz kalırda ulaşmazsa sana
ağıtlarımı sakladığım ceyizimi ulaksız köylerin gecelerinde
yıldızlara sor ıhlamurlar açarken.....
selçuk bozdağ/2010 şiir çekmecesinden
5.0
100% (1)