Kederli bir dağ başıyım bugün..
İçimde yangınlar seyrediyorsunuz
Heybetliyim ama ince ruhluyum
Yurduyum börtü böceğin
Yılanların cıyanların ve aşkla güneş içenlerin

Kolu kırılmış bir kapının hüzünlü aralığı gibiyim
Nefesimi ve sesimi boğmak istiyorlar.
Nice tarih sakladım koynumda
Siz daha yoktunuz atalarınızın yurduydum
Beşikteki aşk gibi sallanırdım ovanızda..

Serin bir gece meltemi saklardım sizler için
Bir yaprağın aşkıyla beslerdim ufkunuzu
Ama şimdi yanıyorum..
Eskiden aşkla yananların
Başını okşardım gül vakitlerinde
Ama şimdi kül vakti bir zaman benim için
Seyrediyorsunuz..

Çocukluğunuz anılarınız bahçeleriniz
Hepsi bende saklıydı.
Aşklarınız kaçışlarınız isyanlarınız
Benimle anlam bulurdu..
Kavun karpuz gecelerinizden
Nar kokan köylerinize..ve
İncir yaprağına değin..


Bir çobanın kavalı gibi yaşlı ve yorgun
Bir köylünün serinliği olurdum aşk zamanlarında..
Ellerinizden tutardım bahçelerimin serin gölgelerinde
Ben sizinle aşkımı susmayan bir ezan gibi..
Değişmeyen bir tarih gibi koynumda sakladım.
Fakat yakıyorlar beni..ne olur söyleyin bana.
Beni yakarak hangi aşkı öldürüyorlar..


SABAHATTİN TAYŞUN