13
Yorum
4
Beğeni
5,0
Puan
1419
Okunma

sevda diye göğsümüze sürdüğümüz kırmızı
kasvetinden delirmiş rüzgarın kopardığı kızıllıktı aslında
kırılgan süzgecinden geçiyorduk hayatın belki de
hoyratça sıyrılırken takvimler güncelerimizden
anladım ki yazgımız tek satırlıktı
benim sana bıraktığım tek hatıra ise
gözbebeklerinde ki şaşkınlıktı
dizlerim kırık yakalandım sana
keskin bir ayrılık yükseliyordu dilinden avaz avaz
faili meçhul bir aşkı omuzlamıştık sandık biz
oysa misafirdi aramızda ağırladığımız o maraz
yokluğun örterken kasvete kesen geceyi
kiralık düşlerimle çoğalıp duruyordum sana
fethedilmiş yüreğin muzaffer savaşçısı gibiydim sanki
halbuki
yaralı bir esirden farklı değildim sol yanında
dolunay var bu gece
asumana çivilenmiş tarifsiz güzelliğin gibi duruyor
ben karanlıkları doldurdum gözçukurlarıma
ve başım önümde yakama devrik durdukça
suretimi bırakıyorum kırık aynalara
şuramda bir ağrı var sevgili
bir cinnet kokusu soluyorum
son defa rehinim içimdeki iniltiye sanki
elimi yüzümü ölüme sürüyorum
Faruk CİVELEK
5.0
100% (15)