8
Yorum
0
Beğeni
0,0
Puan
1319
Okunma

Önce burulur içine, sonra elini açar gül ,
Bilesin güle aşkından, ötmeye başlıyor bülbül...
Uçuşur eller göklerde, niyazdadır karış karış ,
Aranmakta köşe bucak, bundandır içli yakarış.
Ulaşır candan ah’ımız, el eder elbet Şah’ımız ,
Sağnak sağnak yağmurlarla, yıkanır da günahımız...
Kahrımıza kast etmedik, ar belledik ayıp diye ,
La demedik, illa dedik, aranmadık, kayıp diye.
İşte sana şahdamarım, al eline, vur neşteri ,
Dönemem asla sözümden, kalsam da ben tek müşteri.
Yanıyorken gel karınla, donuyorken gel harınla ,
Dayanamam uzun kışa, çık gel artık baharınla...
Dik kalkarken kıyamlara, yalnız başım eğik sana ;
Bakma dağnık dengimize, imanımız büyük sana...
Bütün çalkantılarımız, durulmak içindi bir bir ,
Evel ahır hepimizin, sureti bir değil midir ?
Salıp gönlüm firaklara, ıraklara atma bizi ;
Önce nasıl yıkadıysan, yıka şimdi içimizi...
Biliyorum istemezsin, el-ayağım kir içinde ;
Topla bütün varlığını, kaybet bizi, bir içinde...
Hayrettin YAZICI