10
Yorum
13
Beğeni
0,0
Puan
1782
Okunma

sevgiyi ört üzerime
uyusun aşk
haziran on yedinci kez alırken yıl içindeki payını
güvercin çığlığı kopan dudaklarından
‘’bana söylemen gereken bir şeyler olmalı’’
diyordu kadın…
adam
salaş bir meyhanede şişesinin başında
gözlerini dik tuttu
bıraktı zamanı akışına
içindeki sesi karşıdan izleyen oldu
yaşananlar sözcük sözcük çizik oluyordu
günleri deviriyordu düşüncenin yorgunluğu
her yaprakta anılardan kalan parmak izi
bir günlük ömürden arta kalmışlıkta
yılların önsözünde sınarken kendini
dört tarafı karanlık olmuştu dünyanın
yüksek tepelerden dökülen çağlayanın
gözbebeklerinde parlayan ışığın içinden yüreğime damlıyorsun
//gizemler içinde sıkışıp tanımlanamayan sesleri yüklerken
üç günlük ömrün narin kanatlarına bir lokmacık huzurla gönlüme doğuyorsun//
karanlığa düşen gölgelerin sunaklarında
geceyi emzirirken yıldızlar
debisi yüksek yürek akıntılarında
sineye çekiliyordu sancılar
sesin resmini çizdiğin gecelerde
sessizce iliştirilen renksiz şiirlerin
hecelerine dokunan ellerin serçe parmağından kanıyorsun
//sineye çekilen sancıların yüreklerdeki izi
bekleyişlerde açılan bol kanamalı yaralardan akarken
acının seviştiği yerden doğuyorsun//
bitimsiz yürek yangınlarında
dökülürken umut
göç eden kuşların kanatlarında
karanlığı kucaklıyorsun
gözyaşı yoldaşlığında
heyecanın dua olduğu yerde
ay yüzünü görünce sevdanın
yüreğine verdiğin sözde
kendine kilitlendiğin yerden göz bebeklerime bakıyorsun
//kirpiklerden süzülen her bakışta
fikrin en cesur hamlesiyle
bir çift yüreğin ortak sesine muhtaçlığında yarınlarıma doğuyorsun//
bir başka pencerede
yükselirken her nota yıldızların sihrine
dans ediyorsun
etraflarında dönen dünyanın
kendine dar sahnesinde
müjdeli bir sancıyı
yutkunurken dudak uçlarında
sönen yıldızların
sabah yorgunu avuçlarından kopuyorsun
//henüz gözler açılmadan
daha güneşin rengi sızarken perdenin aralığından
her bir menekşe ye armağan ışıktan dökülen kelebeklerle
en çok bana doğuyorsun//
deeply
17/haziran/2010