Hayale dalmış yürek gezgini bir kadın
Ve gerçek olmayan gökten gelen melek
Fanus gibi kapatılmış zamanları
Artıkça kıvrandıran acıları
Bir gülüşün verdiği bu baş ağrısı
Rengi uçmuş solmaya yüz tutmuş bir aşk
Ve kesik kesik hıçkırık
Gözden yaş akıtmadan
Devasız bir hastalığın kaynağından
Nice sevip nice aldanmaktan yorgun
Yüreği beş para etmez insanlardan vurgun
Sonunda Limanına çekilen gemi gibi
Bütün denizler soğuk ve insafsız ona şimdi
Yaralı delik deşik,savaştan çıkmış sanki
Ağır ağır, sular sızıyor dört bir yanından
Paslanıyor, çürüyor paslanmaz sandığı çeliği
Her şeyini yitirdikçe gömülüyor sulara
Haziran ağlıyor bu drama
Onu hatırlatacak bundan böyle
Günün şavkı vurunca denize
Hangi yürek gelip kurtarabilir artık seni
Ve hangi sevgi silebilir,
Yürekten sızan kan izini?
Yoktur gözleri ve göremezler gerçeği
Yıllar söndürememişse dertlerin korunu
Sahte bir siyah inci mi bozacak,
Bu kader oyununu?
Gemilere yön veren fenerden başka,
Olmayacak seni bekleyen , anla
Ruhunu deniz taşkınlarıyla dolduracaksın
Unutuluş girdabına kapılınca
Bırak kendini dalgalara
Huzura erdirecek ne var ki?
Ölümden başka?