60
Yorum
5
Beğeni
5,0
Puan
3002
Okunma

Sen,rüya kuyularında yalnızım diye
sessizce haykırırken,
Ben,yalnızlığı gör diye yorgunluktan
bitkin düşmüş zavallı bir mumdum...
Sen,soğuktan titreyen ellerini kaldırıp
aşk aşk diye Rabbine yalvarırken
Ben,avuçlarına damlayan,
senin yağmur sandığın ve duanı engelleyen,
uykusuz göz yaşıydım...
Sen,mutsuzluk ve isyan adına
dilinden şarkılar indirirken her seferinde,
Ben,mutsuzluklarının ardından bir bir çoğalıp
ve git gide sızlayan ’keşke’lerindim...
Sen,fotoğraf karelerine bakıp
kaşlarını martı kanadı gibi bükerken
Ben,gözlerinin hafızasında gizli,
bükülen kaşlarının ortasında boğulan,
sarhoş olmuş bir tel kaştım...
Sen,yetim kalan duygularına
sokak kaldırımlarında bir kiracı ararken
Ben,duygularını satın alabilmek için
tüm duygularını satan ve sanki
ölüleri yutan duygusuz bir topraktım...
...korkma...
artık eridim...
yalnızlığı görmeyeceksin rüyalarında
isyan ve mutsuzluk için üzülmeyeceksin
kaşlarına da işkence etmeyeceksin...
ve duaların...
gözyaşlarımla kesilmeyecek, sevineceksin...
çok az kaldı...
ben bir topraktım hani
beni kendime gömüp
yok edeceksin...
5.0
100% (39)