Alçak ruhlu olanlar para arar, yüksek ruhlu olanlar ise saadet arar. ostrovski
Salih Erdem
Salih Erdem

NE İÇİNDEYİM ZAMANIN

Yorum

NE İÇİNDEYİM ZAMANIN

( 8 kişi )

18

Yorum

0

Beğeni

5,0

Puan

2618

Okunma

NE İÇİNDEYİM ZAMANIN

Ne İçindeyim Zamanın

Ne içindeyim zamanın,
Ne de büsbütün dışında;
Yekpâre geniş bir ânın
Parçalanmaz akışında.

Bir garip rüyâ rengiyle
Uyuşmuş gibi her şekil,
Rüzgarda uçan tüy bile
Benim kadar hafif değil.

Başım sükûtu öğüten
Uçsuz bucaksız değirmen;
İçim muradına ermiş
Abasız, postsuz bir derviş.

Kökü bende bir sarmaşık
Olmuş dünya sezmekteyim,
Mavi, masmavi bir ışık
Ortasında yüzmekteyim.

(A. Hamdi TANPINAR)

Yaşamla ölümün bıçak sırtı düzleminde, sersem sersem gezinip duran insanoğlunu, her zaman ilgilendirmiştir zaman kavramı. Özellikle de sanatçıları: Şairleri, yazarları, ressamları, müzisyenleri... Bu kişilerin yaşam boyunca ortaya koydukları, koymaya çalıştıkları şeyler de, zamanla didişmekten başka bir şey değildir aslında.

Şairler ve yazarlar, zamanı alt etmek için kendilerine yazılı anlatımı kalkan olarak seçmiş kişilerdir. Şairler, yapıtlarında (şiirlerinde) zaman sözcüğünü şiirsel düzlemde kullanırlar ve ellerindeki kalkanı daha da sağlamlaştırmaya çalışırlar.

Şiir, zaman kavramını somutlama aracı olarak kullanılmaktadır şairler tarafından.

Ahmet Hamdi Tanpınar da şiirlerinde zaman kavramına yer veren, zamanı şiirle yoğurmaya çalışan şairlerimizdendir. Bu yazıda, Tanpınar’ın “Ne İçindeyim Zamanın” adlı şiirine bu açıdan bakılacak ve şiir incelenecektir.

Önce şiirin, içeriğe de yansıyan biçim özellileri üzerinde durmak gerekiyor. Bu özellikleri şöyle belirleyebiliriz:
a- Şiir dörtlüklerden meydana gelmektedir.
b- Şiirde sekizli hece ölçüsü kullanılmıştır.
c- Şiirde çapraz uyak düzeninden (abab, cdcd, efef, ghgh) yararlanılmıştır.
Yukarıda sözü edilen biçim özellikleri şiire bir yandan kısıtlamalar getirirken, öte yandan da şiirin genişlemesine olanak tanımıştır.

Kısıtlamalar getirmiştir: Belirli bir ölçü ve uyak düzeninde ister istemez sınırlara dayanırsınız.

Genişlemesine olanak tanımıştır: Her dörtlükte şiirin bütünü içinde düşüncenin, duygunun yayılması söz konusudur.

Şair, şiirin ilk dizesine “ne... ne de”yi yerleştirerek kararsızlığı gündeme getirmektedir. Zamanın içinde olmamak, bir varlık, bir nesne, bir şey olarak zaman dışı olmak yaşamamak olmasa gerektir. Zamanın büsbütün dışında olmamak ise, sanırım, yaşamsallığa, bir varlık olarak “hayatiyet bulma”ya işarettir.
Yaşamı, nesneleri, zamanı adlandıran insanoğlu olduğuna göre “yekpare, geniş bir an”, “ezel ve ebed” içerisindeki algılamamızın bir yansımasıdır olsa olsa.

Bu yorum içinde ilk dörtlüğe bir bütün olarak bakıldığında, görülecek olan şudur: İlk iki dizedeki zaman karşısındaki kararsızlık, netleşememe, üç ve dördüncü dizelerde yerini belirginliğe bırakmaktadır. Zaman, insanın sınırlandırıcı düş gücüyle, kavramlaştırıcılığı ve adlandırıcılığıyla bir savunma düzeneği olmuştur. Bu nedenle, zamanın içinde ya da dışında olmak, kâr ya da zarar değildir. Kısaca, insan, tek parça anların ayrılmaz akışında debelenip durmaktadır.

Rüyalar belki de yaşamımızın en gerçekçi göstergeleri,kendimizle buluştuğumuz,hesaplaştığımız anlar toplamıdır.

Tanpınar,ikinci dörtlükte “bir garip rüya rengi”nden söz etmektedir. Rüya,yaşamımızın en gerçekçi göstergesi olmasına karşın somut bir şey değildir. Dolayısıyla,rüyanın –gerçek anlamda-renginden konuşmak da söz konusu olamaz. Birinci dizedeki “bir garip rüya rengi”,ikinci dizedeki”her şekil”i uyuşturan,devinimsiz kılan,yaşamla yarı yaşam olan rüya hali arasındaki çizgiyi anlatan bir “yakıştırma”dır. Uyku ile uyuşukluk örtüşmesinde rüyanın payı elbette inkar edilemez ve sanırım bu iki dizede (Bir garip rüya rengiyle/Uyuşmuş gibi her şekil) rüya halinin,insanın uyuşukluğuna denk düşme düşüncesi şiirleştirilmiştir.
İlk bakışta,bölümün ilk iki dizesiyle sonraki iki dizesi arasında bir karşıtlık varmış gibi görünmektedir. Çünkü ilk iki dizede rüya halinden kaynaklanan uyuşukluk söz konusu iken, son (üçüncü ve dördüncü) dizelerde bir devinimden, devinimle bağdaştırılacak bir nesneden,tüyden,söz edilmektedir. Tüyün ifade ettiği eğretileme ise sonunda şaire,şairin ruh haline ve oradan da bedensel yapısına yansımaktadır:”Rüzgarda uçan tüy bile/Benim kadar hafif değil.”

Üçüncü dörtlükte, şairle (ya da şiir kişisiyle) ilgili ve ikişer dizeden oluşan bir yapı var. İlk iki dizide maddi durumu anlatan bir betimleme söz konusu: “Başım sükutu öğüten/ Uçsuz bucaksız değirmen.” “Baş” (duygu dünyasına yön veren nesne), değirmene, üstelik uçsuz bucaksız değirmene benzetilmektedir. Değirmende -şairin düşleminde- öğütülen, un ufak edilen, zaman karşısında yoksanan ise “sükût”tur. Uçsuz bucaksızlık içindeki dağınık sessizlik...

Dörtlüğün üçüncü ve dördüncü dizelerinde soyut bir varlık (iç), somut bir varlığa (derviş) benzetilmektedir. Burada bu benzetmeden çok, son belirleme (muradına ermiş bir dervişin durumu) önemlidir. Şair, bu belirmeyle zaman karşısındaki durumun gözler önüne sermektedir: “Benim sorunum zamanla!”
Bu dörtlükte kullanılan benzetme sözcüklerinin dizelere yerleştirilme biçimi de dikkat çekicidir. Bu biçim, şöyle gösterilebilir:
Başım..................................
.............................değirmen
İçim......................................
..................................derviş
(Benzetme ögeleri, çapraz olarak dize başında ve sonunda yer almaktadır.)
Bu dizilişte, benzetme ögelerinin, dörtlüğün hem biçim, hem de içerik belirlemesinde etkili olduğu görülebilir. Zaman kavramının bilinçli ya da kurgusal olarak algılandığı yer, dünyamızdır. Çünkü -en azından şimdilik- zamanı algılayan insanoğlu dünyada yaşıyor. Şair de sanırım bu düşünceden hareketle, insanın zaman karşısındaki çaresizliğini biraz olsun hafifletmek için “Kökü bende bir sarmaşık/ Olmuş dünya sezmekteyim” benzetmesine tutunmaktadır.
Masmavi bir ışık ortasında (yaşamla ölüm arasında, zamanın tedirgin ettiği bir dünyada) dönenip duran şair, son iki dizeyle başa, zaman karşısındaki kararsızlığa dönmektedir.

“Ne İçindeyim Zamanın” şiiri, biçim olarak kolay bir şiir olarak görünmesine karşın, zaman gibi “belalı” bir kavramı ele alması bakımından duyumsanması bile güç bir şiir olarak karşımızda durmaktadır.

(Fahrettin Koyuncu, Düş Körükçüleri, Suteni Yayıncılık, 1997)

Kâh zamanın içindeyim, kâh büsbütün dışında;
Örselendi umutlarım, hayâtın akışında.
Ben mi açtım, o mu cimri? Baharında kışında…
Yanıtlarsa saklı kaldı, ironik bakışında.

Yaşam durmaz, evhâmını düşünceye zerk eder?
Çözülmeyen bilmeceler, günlerimi gark eder.
Bir elimden tutar şansım sonra birden terk eder;
Oyuncağı oldum tümden, kaderin yakışında.

Ne cennettir ne cehennem, ikisinin ârâfı.
Vicdân aklın terâzisi, benlik seçer tarafı.
Yıkar ruhu, gün beş vakit, âlemlerin sarrafı;
Hissiyâtım şekillenir, ilâhî nakışında.

Anladık mı şu dünyayı, anlayanlar söylesin…
Benim gibi şaşkınların fikrini hür eylesin.
Ağlatırken en başında, sonunu kim neylesin
El üstünde tutulursun, kapıdan çıkışında.

Ererken âlem-i sırra, sırrında ömrün erir
Sûreti, ebede seyyâh; çulsuz bir abdal verir.
Elverir ki ışık tutsun, Kâdir Mevla’m elverir
Kaç eşikte soluklanır derûnî çekişinde.

02-04-2010 17.00
27-05-2010 12.45

Salih ERDEM / AYDIN

Paylaş:
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir. Şiirlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
Şiiri Değerlendirin
 

Topluluk Puanları (8)

5.0

100% (8)

Ne içindeyim zamanın Şiirine Yorum Yap
Okuduğunuz Ne içindeyim zamanın şiir ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
NE İÇİNDEYİM ZAMANIN şiirine yorum yapabilmek için üye olmalısınız.

Üyelik Girişi Yap Üye Ol
Yorumlar
sükut-ve-çığlık
sükut-ve-çığlık, @sukut-ve-ciglik
2.6.2010 14:22:16
çok nazireli olmuş :)

yüreğine sağlık sevgili dost
şiirle kalasın
Etkili Yorum
bekirce
bekirce, @bekirce
2.6.2010 11:48:37
Ne cennettir ne cehennem, ikisinin ârâfı.
Vicdân aklın terâzisi, benlik seçer tarafı.
Yıkar ruhu, gün beş vakit, âlemlerin sarrafı;
Hissiyâtım şekillenir, ilâhî nakışında.

Anladık mı şu dünyayı, anlayanlar söylesin…
Benim gibi şaşkınların fikrini hür eylesin.
Ağlatırken en başında, sonunu kim neylesin
El üstünde tutulursun, kapıdan çıkışında.

Bu derece üstün bir manâyı kendi benliğinde tutan bedeni bir et ve kemikten hesablamak hata olur..
Siz gayet münbit fikirlerle anladığınız kendi dünyanızda bu mısra ve tabirerle bizi imtihana tâbi tutmaktasınız.
Esasen şairdeki ustalık tâbiiyeti içinde de bu şeklin bulunması hem elzem,hem zaruridir.
Biz meselenin elzemliğinden hareketle sizi; "sizin gibi şaşkınların fikrini hür eylesin" cümlesinin içine oturtmuyor ve öyle düşünmüyoruz..
Dediğiniz gibi; 'Vicdân aklın terâzisi, benlik seçer tarafı'
İşte o taraflarda birlikteyiz..
Selâm ve dualarla


demir gökçeli
demir gökçeli, @demirgokceli
2.6.2010 10:24:18
son derece manidar , tebrikler
CemalettinGÜRPINAR
CemalettinGÜRPINAR, @cemalettingurpinar
2.6.2010 00:28:47
Anladık mı şu dünyayı, anlayanlar söylesin…
Benim gibi şaşkınların fikrini hür eylesin.
Ağlatırken en başında, sonunu kim neylesin
El üstünde tutulursun, kapıdan çıkışında.

Ererken âlem-i sırra, sırrında ömrün erir
Sûreti, ebede seyyâh; çulsuz bir abdal verir.
Elverir ki ışık tutsun, Kâdir Mevla’m elverir
Kaç eşikte soluklanır derûnî çekişinde.

Tebrikler Harika güz lbir şiir okdum. Kalemine sağlık.
Saygılar.
İhsan TURHAN
İhsan TURHAN, @ihsanturhan
1.6.2010 12:33:47
Geçenlerde bir şiir severle sohbetteydik.

Dedim ki "en büyük üstadların bile toplasan 20 25 şiiri vardır güzeli bulmuş!
Lakin bütün şiirleri şiirdir!"

Çünkü şiirin, çerçevesi kuralı kaidesi imlası vs vardır ve bunlar çalışmayla olur.
Güzeli bulmak ise ilhamla ilgilidir! Bir esintidir ve o esintiyi daha da güzele, iyiye götüren işte o çalışmayla ilgili şeylerdir.

Kendi adıma en güzel resim bile duvarda çerçevisizse, çerçeveli olan resim kadar şık durmaz diye düşünüyorum.
Yani şiiri doğru yazan illa ki zaman zaman gelen ilhamla güzel şiire de ulaşacaktır.
Kendi adıma önce şiirin doğrusundan sonra güzelinden yanayım.
200 kadar şiirim vardır, şiirmidir evet.
Lakin güzel kaç tane dersen sanıyorum 10 tane yoktur.

Sözü uzattım Salih can.


Güzellik göreceledir ya, bence güzeldir, başkasının tarzı değildir ve güzel gelmeyebilir.
Kendi şiirlerim de keza öyledir, o yüzden önce şiir mi diye bakmamız lazım diye düşünüyorum.

Dolaysı ile önce doğru olan şiir olan ve (bence) güzel de olan şiirini tebrik ederim.
Saygımla...

İhsan TURHAN tarafından 6/1/2010 12:34:36 PM zamanında düzenlenmiştir.
oktayzerrin
oktayzerrin, @oktayzerrin
1.6.2010 11:43:06
5 puan verdi
maalesef bazen dikkatimden kaçan şiiirler de olabiliyor tıpkı bu güzel şiiriniz gibi, geç yorum için çok özür diler, kutlarım,sevgi,selam ve saygımla...

oktayzerrin tarafından 6/1/2010 11:43:25 AM zamanında düzenlenmiştir.
gelmeyenvuslat
gelmeyenvuslat, @gelmeyenvuslat
1.6.2010 01:19:11
5 puan verdi
Anladık mı şu dünyayı, anlayanlar söylesin…
Benim gibi şaşkınların fikrini hür eylesin.
Ağlatırken en başında, sonunu kim neylesin
El üstünde tutulursun, kapıdan çıkışında.

Ererken âlem-i sırra, sırrında ömrün erir
Sûreti, ebede seyyâh; çulsuz bir abdal verir.
Elverir ki ışık tutsun, Kâdir Mevla’m elverir
Kaç eşikte soluklanır derûnî çekişinde.


ŞİİR BU EDEBİ YÖNÜ KURALLARI VE TEKNİĞİ İLE CANDAN TEBRİK EDİYORUM YÜREĞİNİZE KALEMİNİZE SAĞLIK.BAŞARILARINIZIN DAİM OLMASI DİLEKLERİMLE SELAM SAYGILAR...




gülsümgülmez-6870
gülsümgülmez-6870, @gulsumgulmez-6870
31.5.2010 19:39:14
ÇOK GÜZELDİ DİZELER...TEBRİK EDİYORUM
SELAM VE SAYGILARIMLA
ALİ ÇAĞLAYAN
ALİ ÇAĞLAYAN, @alicaglayan
31.5.2010 19:09:37
5 puan verdi
...................
Ererken âlem-i sırra, sırrında ömrün erir
Sûreti, ebede seyyâh; çulsuz bir abdal verir.
Elverir ki ışık tutsun, Kâdir Mevla’m elverir
Kaç eşikte soluklanır derûnî çekişinde.


şiir muhteşemdi dost..
kutlarım..
sevgim ve saygımla..
üm
ümrantokmak, @umrantokmak
31.5.2010 13:40:54
5 puan verdi

Zaman kavramını en çok işleyen ve adına çeşitli etkinlikler düzenlenen değerli şairimizi rahmetle yad ediyor,

aynı adla aynı temayı başarıyla sürdürebilmiş şiirinizi selamlıyorum.

Yeganem
Yeganem, @yeganem
31.5.2010 12:58:58
5 puan verdi
Ererken âlem-i sırra, sırrında ömrün erir
Sûreti, ebede seyyâh; çulsuz bir abdal verir.
Elverir ki ışık tutsun, Kâdir Mevla’m elverir
Kaç eşikte soluklanır derûnî çekişinde.

Yüreğinize sağlık anlamlıydı güzeldi şiiriniz..Kutlarım..Allaha emanet olunuz selam ve dua ile..
Bayram Ali Bülbül
Bayram Ali Bülbül, @bayramalibulbul
31.5.2010 11:42:31
"Zaman levhi mahfuzun yazar bozar tahtası"
"Zaman değişimin bir levni "yani boyası demiş mütefekkir
Kalp ve ruhun hayatına çıkanlar zamanın kayıdından çıkıp çok kısa dediğimiz zamanlarda çok şeyler yaşarlar miraç gibi
Çok manidar ve veciz şiirinizi yürekten kutluyorum
Tebrikler teşekkürler selamlar
ASIKLUZUMSUZ
ASIKLUZUMSUZ, @asikluzumsuz
31.5.2010 10:29:54
Yüreğine sağlık gardaşım

Harikaydı eserin

Selam,saygı,dua ve muhabbetle
HATAYLI
HATAYLI, @hatayli
31.5.2010 10:04:17
Ne cennettir ne cehennem, ikisinin ârâfı.
Vicdân aklın terâzisi, benlik seçer tarafı.
Yıkar ruhu, gün beş vakit, âlemlerin sarrafı;
Hissiyâtım şekillenir, ilâhî nakışında.
Koca bir yaşamı koca bir dünyayı gizlemişsiniz şiire.Benzetmelerin güzellikleri ile mest oldum.Her yönü ile mükemmel.Ne eski dil ağırlıklı nede anlaşılmayan kelime var.Yürekten kutluyorum sizi.
Erdoğan BEKTAŞ
Erdoğan BEKTAŞ, @erdoganbektas
31.5.2010 08:49:53
ERDEM OGLU HOCAM SENİ HEP TAKDİR RTMİŞİMDİR İYİKİ VARSINIZ
TEBRİKLER İYİKİ VARSINIZ İYİKİ YAZIYORSUNUZ
HAZANİ
Y_
Y_A_S_E_M_İ_N, @y-a-s-e-m-i-n
31.5.2010 07:13:23
5 puan verdi
Ne cennettir ne cehennem, ikisinin ârâfı.
Vicdân aklın terâzisi, benlik seçer tarafı.
Yıkar ruhu, gün beş vakit, âlemlerin sarrafı;
Hissiyâtım şekillenir, ilâhî nakışında.

Güzel bir şiirdi, kutluyorum.
Afet İnce Kırat
Afet İnce Kırat, @afet-ince-kirat
31.5.2010 01:36:13
AHMET Hamdi Tanpınar'ın o unutulmaz şiirine eşlik eden şiirinizi beğeniyle okudum. Paylaşımınız için ayrıca teşekkür eder başarılar dilerim.
Aykut KARAGÜLMEZ
Aykut KARAGÜLMEZ, @aykutkaragulmez
31.5.2010 00:32:48
5 puan verdi
Ne cennettir ne cehennem, ikisinin ârâfı.
Vicdân aklın terâzisi, benlik seçer tarafı.
Yıkar ruhu, gün beş vakit, âlemlerin sarrafı;
Hissiyâtım şekillenir, ilâhî nakışında.

Güzel bir şiirdi. Hikaye yazı olarak ayrıca atılabilir diye düşünüyorum.İyi bir çalışma. Tebrikler. Saygılarımla
© 2025 Copyright Edebiyat Defteri
Edebiyatdefteri.com, 2016. Bu sayfada yer alan bilgilerin her hakkı, aksi ayrıca belirtilmediği sürece Edebiyatdefteri.com'a aittir. Sitemizde yer alan şiir ve yazıların telif hakları şair ve yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Sitemiz hiç bir şekilde kâr amacı gütmemektedir ve sitemizde yer alan tüm materyaller yalnızca bilgilendirme ve eğitim amacıyla sunulmaktadır.

Sitemizde yer alan şiirler, öyküler ve diğer eserlerin telif hakları yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. Ayrıca sitemiz Telif Hakları kanuna göre korunmaktadır. Herhangi bir özelliğinin kısmende olsa kullanılması ya da kopyalanması suçtur.
ÜYELİK GİRİŞİ

ÜYELİK GİRİŞİ

KAYIT OL