Gidiyordun ...
Durdurmak zordu gidişini,biliyordum.
Kulaklarımda ipi çekilmiş bombalar
Birbiri ardına patlıyordu
Sağa sola savrulmuştu kelimeler,
Konuşamıyordum !...
Uzun uzun, baktım ardından
Sessiz sessiz ağladım...
Damla damla içime sızarken kanım
Acı acı inledim ...
Mevsimsiz bir tohum çatladı ardından,
Gül goncayı, tohum tomurcuğu vuruyordu
Duymuyordun.
Ben,telaş içinde kendi kendimi yiyordum ....
Üstelik hava çok soğuktu,ayaza vurmuştu gece
Sulu sepken kar atıyordu rüzgar
Üşüyordum, zangır zangır titriyordum....
Yüreğime bir kibrit çaktı gidişin
Ellerimdeki kına alev aldı önce
Pamaklarım mum misali yavaş yavaş eridi.
Bu yüzden gidişine el sallayamadım, diye
Bütün kına ağaçlarını birer birer ateşe verişim ...
Hava kasvetliydi, hava çok ağırdı,
Kına kokusu arsenik bir zehir gibi boğuyordu genizleri....
Boğuluyordum ...
Ahh sevdiceğim !....
Düşlerden söktüğüm bir umuttun sen, avuçlarıma dualarla diktiğim
Kuruma diye, gözyaşlarımla suladığım nazlı bir gelinciktin.
Sen bana göklerin hediyesi
’ Gökçe yürekli ’ bir isimdin
Sığdıramadığım yüreğimde !....
Sen,
Sırtımı her dayadığımda hüzünlerimi köklerinle emen
Koca bir çınar ağacıydın
Heceydin elif elif ezberlediğim
Kelimeydin harf harf yüreğime şiir şiir dizdiğim
Cümleden, tümlece uzanan bir ezgi,
Neyzenin şûh-i ile döndüğü ilahi bir sestin kulaklarımda ....

Şimdi sen, benim tüm ezberlerimi bozup gidiyorsun, öylemi ?
İnançlarımı yıkarak, yakarak yani herşeyi
Vadilerden, tepelerin arkasına doğru
Gündönümünü tamamlayan bir güneş gibi
Usulca,kayarak,
Beni bu ayaz bir karanlıkta tek başıma bırakarak
Terk ediyorsun öylemi ?
Bu gidişe dayanmak ne kadar zor Allahım !...

Gitme, bak yetim kalır duygularım
Gitme ne olur, yalancı sevdalara düşer yolum
Gitme dayanamam kör kuyular olur sonum
Durulmaz sularım, sel olurum, tufan olurum gitme
Gitme ne olur
Yağmur olur yağarım, bin ah ile dolarım yüreğine,
Gitme !....

Gittin !
Kokunu arayan gönlüm yetim şimdi
Gittin
Güller kına gibi kokar şimdi
Gittin
Yüreğim kanar, azrail adımı anar şimdi.


Gitme !...


Hande