Sabah mahmurluğuyla uyanmanın daha
Gündelik tamtamına varamadan
Derinlerden yüzeye gittikçe yaklaşan
Çiğ bir ışık düştü yüzüme
Nerdeydim ?
Nerelerdeyim ?
Nerelerden geçtim de, geldim bilmiyorum
Mahmureyim.
Kulaklarımda yarım ağız bir tango melodisiyle
Dans ederken yüreğim
Kadri bilinmemiş inceliklerin hüznüyle nemlenmiş sanki gözlerim
Düşümdeydin !
Dönüşü bulmak için yollara serpmiş olduğun
Kırıntıları arıyordu ellerin
Eski bir şarkının nakaratına takılmış dudaklarınla
Elindeki gülü koklayarak,
Bahçesini arıyordun gönlünün gülistanında geçmişinin
Nereye gittiği belli olmayan o uzun yola döşenmiş
Parke taşlarına tek tek basa basa
Kendine dönüyordun zannımca.
Hiç kesilmeyeceğini sandığım kar yağıyordu lapa lapa
Bütün izler örtülmüştü
Üşüyordun !
__ Buldum !...
Dedin, kendi kendine
Elinde sırrı dökülmüş sırça bir aynaya bakarken
Bir bir söküp attın yarısı yırtılmış maskeleri yüzünden
Mutlu mutlu, derin derin gülümsedin
Gökyüzünün bütün yıldızları
Sanki sel oldu döküldü gözlerinden.
Alıp gittiler seni
Ayak basmamış kar üzerinde izi kaldı tebessümlerinin.



Hande

15.05.2010