bir hayata başlamalısın yine, yeniden
artık olmazlar bitmiş olmalı
ıslaklıkları da yaşamalısın
güneşi gördüğün kadar

dostların olmalı başka mahallelerden
başka ülkelerden hatta başka iklimlerden
yüzü burkalı bir Afgan kadını tanımalısın
karelere bölüp bölüp dünyayı gözlerinde

hiç yapmadıklarından resimler yapmalısın
bu hayatta umulmadık şeylerin olmamalı
ağlamalısın, bir zamanlar önemsemediğin
kırlangıçların göç telaşına

bir tren istasyonunda bir gün
apansız bir yolculuk telaşı içinde, gitmelisin
bir Afrika kabilesine insanlık ziyareti
ve en beklenmeyen aşka merhaba
kim bilir hangi kavgada, ve ne için ölürken

kırmızı güller vermelisin savaş çocuklarına.
çatışmaların kalbinde Ruanda’da
ve ağlamalısın gülmek adına

yeni bir hayatın olmalı, planlanmamış önceden
olabildiğine umarsız bir başlangıçla
başında kelebeklerin hışırtısı, bir kır gezisinde
çocuklarlayken mesela

ve şarkı söylerken vurulmalısın
şarkılar söylenirken yaşamalısın
seslerde, kahkahalarda, bir çocuğun gülen gözlerinde
yahut sıcak yaz günü yağan yağmurdan sonra
renklerinde gülümsemelisin bir gökkuşağının

16.06.2004
Ankara