’Hiç kadın mezarı

Şimdi sen
Bana dair ne varsa gömdün öyle mi sevgili

Ah , sen beni mezara bin parçaya yapıp gömsen de
Ben her parçamda sana olan sevgimle doğacağım yeniden
Kefensiz koysan da beni hüznün kabristanında
Ben zaten yaşamıyordum ki sevgili...


Yaşamayan birini gömsen ne gömmesen ne
Ah be daha bir asitli yalnızlık çökerttin içime
Dilek tutuyorum yıldızlardan
Ne çok kahırla dolmuşum, ne çok hayatında hiç olmuşum
Hep med cezir yaşattın bana sevgili
Her sevinç kursağımda kalan son lokma gibiydi
Yaramaz kız çocuğu olmak istedim cennet kokan ellerinde
Sen suçluymuşum gibi tokat attın yüreğime


Söyle sevgili
Tüm bu yaşattıklarının cezası seni çok sevmemden mi kaynaklandı
Beni bunun için mi cezalandırdın
Oysa ben sana yüreğimle gelmiştim
Sen o yüreğime ne çok hançer soktun
Nefretin bu kadar mı çoktu

Ah sevgili
Uhud savaşındaki (hz)Hamza gibi ölmek isterim
uhud’daki okçular gibi ölmek isterim
Sen beni öldürdün ya birde gömdün öylemi sevgili
şahadet şerbetini senin elinden mi içmek varmış
ahh be sevgili ben seni çok.. .sevdim .


(hz)Hatice anamızın sevgisi gibi sevdim ben seni
(hz)Aişe’nin çocukça masum sevgisi gibi sevdim
Ölüm senden gelince daha bir güzel mi ne ....
Sen sevmenin ne olduğunu nasıl karşılıksız sevildiğini bilmeyeceksin
Demek doğruymuş insanı en çok sevdiğinin öldürdüğü
Sen ne çok öldürdün beni sevgili...

Bu mavi gözlü seni çok sevdi
Mezarıma bir bardak su bıraktım gözyaşlarımla doldurduğum
Elimi tutamayan bu elin bari gözyaşlarımı tutarak su serpsin
Hiç olan bu kadının mezarına

denizgözlü