5
Yorum
0
Beğeni
5,0
Puan
2241
Okunma

‘’Susmak düş/er bazen kendimize,
konuşsak yaralarız diye korkarız,
kıyamayız
oysa ne çok severiz bir biz biliriz,
biliriz de söyleyemeyiz’’
‘’Susmak düş/er bazen kendimize,
konuşsak yaralarız diye korkarız,
kıyamayız
oysa ne çok severiz bir biz biliriz,
biliriz de söyleyemeyiz’’
daha el uzatmamışken şiire ve şişelere
ve şimdi dilim hükümsüz ise yüreğimdeki aşk’a
harfler boşasın dilimdeki nikahını,
üst dudağımın yalnızlığına ağlayan şehirlerde
daha toparlayamamışken senden kalan dağınık yanlarımı
suslarım terk etsin ütopyalarımı,
sende kalan kanamalar, ruhumun resmine çizilmiş,
ve inançlarımın boynuna takılmış bir kanca
ne kadar asılsam varlığına
o kadar acıtıyor,
lal oluşumda dilimin,
kuş bakışı çizilir, ölümler gözlerime,
biraz natür biraz mort,
bir biçare serçe çığlığı kuşuçurmamalı yüreğim,
kayıp yolculuğundayım, sen göçleri içimde
her karanlık kendine zifir olmuş,
karanlığa hiç göç edermi aşk?
uçurumlar sadece bir intihar anlatımıdır,rutubetli akşam üstlerinde
ve bu kent niyetsiz bir fal bakımıdır
fallarda çelmelenmiş diz(e)lerim kanıyor,
bir yol görünüyor sonsuza uzanan,
son nefesime yüklenen tüm sessiz harflerim haykırıyor
ölü bir çoçuk yatıyor arasındaki virgüllerde,
gördünüzmü?
5.0
100% (3)