Bu şehrin bir misafiri var bugün,
Titriyor kaldırımlar heyecandan,
Ilık ılık titriyor gözyaşları
Ve inliyor kuşların minik yürekleri…
Sokakları ağlıyor bugün bu şehrin,
Yalancı duygular,
Sahtekâr sarılmalar
Uyandın mı gün,
Ağla hadi benimle beraber…
Hangi adımlarını hatırlatayım ki bu şehre,
Silindi mi sandın?
Telli duvaklı gelin ettim ben izini…
Şimdi yazgıya yardım ettim de
Dediğini tutup
Sildim sana dair bilcümle izleri.
İçi yanıyor bu şehrin bugün,
Çocuk saflığındaki sevdalara tokat atıyorum,
Sohbet ediyorum şu sokaktaki kadın heykeliyle,
Kapatıyorum gözlerimi
Çekilin gidin anılar…
Neden hatıralar akılda duruyor da
Duygular uçuyor şiirlerin mısralarından
Ve yaşanmamış oluveriyor
Ellerin,
Dillerin,
Gözlerin bildiği duygu fırtınaları?
Neden ağlar ki bu şehir bugün,
Bu güneşli günde
Neden damlar ki yapraklardan bu yaşlar?
Ağla şehrim ağla da yan,
İnsan denen varlığa sen de kan…
San ki hiç yürünmedi yollarında,
San ki kurulmadı düşler sofralarında,
San ki cana can katılmadı…
Boş ver be gülüm,
Sen ki nice sevdaları gömmüş bir validesin
Sen anasısın bu büyük ülkenin…
Alnın açık, yüzün pak olsun
Gel hoş geldin de gene de…
Gene gel de,
De be güzel şehrim…
Gelsin ve gitsin…
Nice sevda unutkanları gibi
O da gelsin ve gitsin,
Sen güle güle demeyi de bilirdin…
Bilirdin de
O bana güle güle, dedi senden önce…
Vazgeçtim…
Gideceğim,
Ben de gideceğim bu şehirden…
Bana da
Belki
Belki bana da hoş geldin, diyen
Bana da kucak açan bir şehir vardır,
Vardır değil mi
Şu garip dünyada
Yaralı bereli yüreğime.


SERAP HOCA