"gözlerin şiir olsun
gecen şiir
uykun şiir olsun
tüm hakikatli düşlerin gibi
uyuyamadıkların yanımda dursun"

var mıdır benzerini yapan gözlerinin ?
bir İtalyan şehrini köpürtene kadar beklemek dururken
perla di roma sanki gözlerinmiş gibi
var mıdır hâlâ bekleyenin ?

sen yanaş,
itiraf eder engellenmiş cümlelerim
boğmadan öldürürüm yılları,sevdiğim şarkı çalar ardından
evren kucak açmışken bize,yanaş sen
ıssız gölgelerim gece dansını yaparken
belki unuturum kaybolan yılları

kadın, bir şehrin en gizemli gözleri gibi bakıyor sana
kitab-ı devran okutuyor şehrin ışıkları altında
nefesinden ölecek bir ölü, bir diri var başucunda
derinden sızacak şehrin ,karanlık bir duası kalacak dudaklarında

yansımalarda çocukluğunun elma şekeri toplamış hali
bir cüssenin minik bir bedene ağır gelen,sarhoşluğun kalbi
ilk günah mı kızıla boyadığın düşlerin sersefillik zamanı ?
ilk aşk mı ? siyah tenli bir göz mü,nehar-ı nur aydınlığın ?

söyle namaste !

ülkelerarası bir devrana sürüklenecek,boğaza takılan nane likörü gibi..

iksiri senin niyazından
kitab-ı aşk hürriyetinden eremezsen bağımsız cümlelerine
sen söyle
hangi İtalyan şehrinde bir şahit kokun var ?
ya da hangi şehir boş bakışların kadar özleyebilir,
harcayabilir cebinde kalan son parayı ?

sana ulaşır belki , günün birinde

nezih bir şiir oluverir gözlerin
perla di roma eşsizliğinde...