8
Yorum
0
Beğeni
5,0
Puan
1504
Okunma

darma dağan saçlar ,ıslak yüzler hep yere bakar
bir kahır yüklenir bulutlar, boşalır gökyüzü
deniz maviliğini kaybeder, dalgalar kıyıya sevdalı vurur başlarını
toprak nedameli karşılar rahmeti...
hüzün getitir pencerelere
aşık gözler dalar uzaklara gidenlerin ardından
evlere bir hüzün çöker, kahveleri bile dert kaplar
çaylar daha demli içilir , yalnızlık akar kaldırımlardan
sahte gülüşler düşmez gecelere
herşey daha ağır, her şey daha uzun gelir geceye...
kurşun yüklü bulutlar böler sessizliği
otobüs durakları tenhalarda öldürür sevdaları
vitrinler az sulu rakı şişesinden bakar, gamsız suratlara
ayaklar daha bi sesle hesap verir yollara
ve günahkar bedenler yıkanır sokaklarda...
bir arınmadır katran karası semada ezan sesi
yürekler daha bir ağırdır,taşıtmaz kendini, saklı giryan olası ahu-zarlar
zehirli ok kıvamında hoş sohbetler edilir köşelerde
satılık insan yine satılık her pazarda
bir ah sesinde son martılarda siner duldaya...
koşuşur damlalar birikir köprü başlarında
bir fileli çantada beklenen umut biner son otobüse
ışıklar nazlı nazlı okşar karanlığı
serseri bir nağra boğar tam gecede yürekleri
duyulmaz nice ağıtlar yakar, ugur böceğinin kanatları...
kendi adımımda kendi yalnızlığıma hazan eylediğim;
goncasız gülnihal,
ben sana dönerken şehrin sokaklarında
sevişirken senli saatlerde yağan müebbet kokan yağmurlarda
sen bir selamı çok gördün yağmur bakışlım
selçuk bozdağ/200 gaziantep izbe zamnın yağmur vaktinden
5.0
100% (9)