8
Yorum
3
Beğeni
0,0
Puan
2787
Okunma

tan vaktinde doğar en taze umutlar
bekledim filize duran dalların gülen yüzünü
belki açar diye pembe kanatları umudun
kaç bıçak döndü göğsümde
yolunu gözlerken
ve de usanmadan özlerken seni
ağuya kesen dilini ve sözlerine bulaşan kinini
en çocuksu yanımla sildim
bekledim, yüzündeki sert çizgilerin yumuşamasını
hava kurşuni bir renge büründü
çekildi ağaçların canı
bu nasıl bir hüzündür ki
hazan vurmadan döküldü yaprakları
varsın adım sarı sonbahar olsun
varsın adım dilinde suların karamsar menevişi olsun
çarpsın dursun yumuşamaz bağrına
tekmili gözyaşı hayat
irkildikçe irkildi tenim
içimde yalnızlığa dair
yığın yığın korkular biriktirdim
hüzünlerim boğdu sevinçlerimi
dağlara, düşsel ovalara bıraktım sesimi
her şeyden çekip gitmek istedim
bir sana, bir de acımasızlığına gücüm yetmedi
tükendi umutlar
ben tükendim
buğulu camlar ardına sakladım her şeyi
artık ilkbaharlara heves kalmadı
ve o günden beri
o günden beri gelen olmadı !
soluk rengimle
soluk almayan bir resimim duvarında
12 / 12 / 2009 / N_Erol