23
Yorum
0
Beğeni
5,0
Puan
1434
Okunma
şölendi gözlerime yüzümü dolduran yüzün
kendini göremezmiş insan lâkin
olmayacak ne varsa, doldurmuşum içime senden
yabancı kulakların işittiğinden dökülürken gerçekliğin
anladım ancak
taze bahardan, yeni yol elbiseleri biçerken aklın
doğruyu söylemiyormuş yalancı dudakların
yalnızlığa hüküm giydi gülistanım
giderken, rüzgârının soluğuna kattığın ben
akşamın dar geçitlerinden sıyrılamazken kan revân
sonlanmamış efsânesin dilimde halâ…
rüyamda dahî, sürüyor saltanatın
sahipsiz bıraktığın adınla, cüce gölgem senden sonra
kabuğuna çekilmiş
suskun, uzak, dalgın, dar hevesim yaşama
yıkıldı içimdeki mihrap
dönsen de, eski beni göremezsin yerinde
mavi akisleri yitmiş, elini eteğini çekmiş bahar benden
dönen örekesinde
bir o yana, bir bu yana eğrilirken
kimse / kimseliğini götüremiyor yaşamda
yarım kalmış oyunuyla
ikiye ayrılan hayatın, ortasında kalmış derbeder çocuk
kaybolmuş ülke gibi ortada, yitik
beslenemedi nehir, deniz kadar yağmurla
sığmadı, sığdıramadı dar yatağına suyu
güz kanırtırken içimi
elimde, yarım kalan bir mektup
uzayıp giden yollar gibi keder
aşkın sonsuzluğuna kim kefildir ki !
yüreğime yerleşmene izin verdiğim
cehennemmiş, cennet bildiğim bahçen…
Hâdiye Kaptan
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.