32
Yorum
4
Beğeni
5,0
Puan
2571
Okunma

( I )
Kendimi gördüm birden
Kahır yüklü bir mazi tünelinden geçerken
Uçuk bir gurbetin karanlıkların da yaşarken
Başkası peydah olmuştu sevdiğimin etrafında
Üstelik ben hala onu seviyorken…
İnsanın yüreğini inceltirmiş gurbet haddindan fazla
Şayet sevdiğinden sen birde uzaklardaysa
Fiske kadarcık bir lafla,
Katil bile olurmuş insan boşuboşuna
Fark etmeden dokunsalar bile yarana…
Kurşun olup korkunç bir duyguyla patlar !
Tetiğine dokunmadan daha sende ki mor anılar
Hatırladıkça geçmişin tüm vefasızlıklarını
Yüreğin de gün yüzü görmemiş hasretler içten içe kanar…
Sanki dünyanın öbür ucundan sana ateş uzatırlar
Anıların sürekli kıvılcımlar çakar
Yitik aşkından saçılırken etrafına o kıvılcımlar
Bir daha kalkamaz ayağa hiç sende ki yaralı umutlar…
Yanarsın yitik aşkının uzakların da, yanarsın sen
Dayanmazsın artık bu ayrılığa, dayanamazsın muhtemelen
Böyle bir acının senin hayatın da
Bir ömür boyu sürüp gidebileceğini düşünürken…
Nikah tazelersin her gün batımından sonra
Tanrısız gurbetin hüzünlü akşamlarıyla
Takılırsın dolaşıp meyhane meyhane
En çok benimsediğin “Dertalan” adlı şaraba…
Ve uzaktaki aşkından üzerine dumanlar yağar
Onun yüreğinden göçüp gitmen bile sağlamaz sana yarar
Sıfırın binlerce derece altında buza gömülmüş olsan da sen
Ruhun donacak yerde cayır cayır yanar !...
( II )
Nihayet gizlenip gubetin gecelerine
Gidersiniz falanca kentli, falanca isimli bir hanımın evine
Yani namı değer “Küçük Ev” mekanlı mimli bir yere
Muhtaç olursun tesellisi için mutlaka ve özellikle,
Yüzünü ilk kez göreceğiniz bir kadın gülüşüne…
Biz en temiz duygularla en temiz aşklara yenikler
Tanrısız gurbetin kuşlarıyız bu yüzden işte
Üç arkadaştık biz gurbetin o batakhanesin de
Esirdik sevgisiz yalnızlıkların sadık ellerinde
Satacaktınız dünyanın anasını sevgiden yana ötelene ötelene !…
Üçe bölünecektik üç arkadaş olarak, üç ayrı odalar da
Gönlümüzü kandıracaktınız üç ayrı kadınla
Ayrı birer dünya kuracaktık üçümüz için o gece
Öyle bir dünyaydı ki bu bir bakıma,
Ertelediğimiz nefes almayı yeniden kazanacaktık biz güya…
Çekiliyorduk artık üç ayrı kiralık dünyalarımıza
Bu acı gurbetin baş rol oyuncusuyduk hepimiz nasıl olsa
Bekliyorduk, bekliyordum utana sıkıla ve heyecanla
İçime zorla sığdırmaya çabaladığım ayrılık acılarımla !..
Ve…Ve nihayet geliyordu benim kiralık aşkım
Yaklaştı, iyice yaklaştı bana o malum kadınım
Ama ortalık birden depreme uğradı sandım
Neredeyse sanki kan kusmaya başlayacaktım !...
Dahası savrulmuştum adeta dört bir tarafa !
Bir de ne gördün ben karşımda ?
Keşke o olmasa dedim;
Tepeden tırnağa bu oydu ne yazık ki ama,
O işte, maalesef o biricik aşkım "Papatya !..."
Ölüp tekrar dirilmiş gibi oldum sanki bir an !
Ve canım kadar sevdiğim bir zaman
Karşım da duruyordu benim biricik canan
Yani ilk aşkın ŞÜKRAN !...
Yani şimdi ki kiralık kadınım
Öpmeye bile kıyamadığım
Onsuz yaşamaya dayanamadığım
Gün geldi ki onsuz nefes bile alamadığım…
Maalesef işte ben böyle bir bahtsız adam !
Mutlu muydu kendime gelip bir sorsam
Mutlaka soracağım hüzünden de boğulsam
AMA PARÇALARIMI BİR TOPLASAM !!!...
====
======================
İSMAİL HAKKI GÜRCANOK
15/ 08 / 2005 / İST ./ AĞVA
5.0
100% (17)